kapat

01.03.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Kurban Bayramı
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )


Bu şansı kullanın

Başbakan ve yardımcıları, dün de halka ve piyasalara moral vereceğini sandıkları sözler söylediler..

Yükselen muhalefetin dediği kadar da başarısız olmadıklarını anlatarak, halka ve piyasalara akıllar verdiler.

Artık bunu yapmasınlar!

Çünkü dinleyen kalmadı. Güvenilir insanların ve kurumların sözü dinlenir.

Millet dinamit gibi.. Bu patlama potansiyeline en yakın meslek grubu gazetecilerdir. Biliyoruz ki, asgari bir hakşinaslık olarak bu hükümetin bazı iyi işler de yaptığını söyleyenler sadece küfür yiyor.

Hükümetin halka akıl verme ve yön gösterme kabiliyeti kalmamıştır.

Başbakan dün "Şimdi ayrılır da içinde bulunduğumuz koşullarda bir hükümet bunalımına neden olursam bunun hesabını ulusa ve tarihe veremem" dedi.

Haklı olabilir. Nitekim siyasi tabloya soğukkanlılıkla bakma yeteneğini yitirmemiş hiç kimse hükümet bunalımı ve erken seçim istemiyor. İstenen tek şey, ekonomik aklın emrettiği şeylerdir:

Lâf değil icraat lâzım
1. Yeni bir ekonomi yönetimi..

Halk ve dünya, ekonomi ile ilgili tüm bakanlarının değiştiği "yeni" bir hükümet bekliyor. İktidar, yenilgiden ders çıkardığını böyle kanıtlayabilir. Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Kemal Derviş'in Merkez Bankası Başkanlığı'na getirilmesiyle sınırlı bir değişim bu güveni veremez.

Bize lâzım olan "bir adam" değil, başarı iddiası büyük bir şansa oynamaktır.

Bu da Kemal Derviş'in Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı yapılması, ekibini kendi kurması ve bayram tatili boyunca bu takımın yeni bir program hazırlayarak ilân etmesi ile mümkün.

2. Banka sistemine güven vermek..

Tasarruf sahipleri tedirginlik içinde.. Devlete borç verdiği için batan banka, şimdiye kadar dünyada görülmedi ama Türkiye'de görüldü. "Bankacılık sistemindeki mevduat devletin namusudur" diyecek güvenilir bir ses, şu dönemde her şeyden daha önemli.

3. Türk Lirasını korumak..

Bunun çaresi, piyasalar istikrar bulana kadar yüksek faizi devam ettirmek görünüyor. Şu dönemde dövize kaçışı önlemenin başka yolu yok.

Kaptan Kemal Derviş
Bankacılık uzmanı Prof. Dr. Selçuk Abaç, 1994 krizinde olduğu gibi 3-4 ay vadeli, yüzde 50 gibi cazip faizli devlet bonosu çıkarılmasını önerdi.

Prof. Abaç "Bu bonolar halka arz edilecek. Böylece bir finansal operasyon vesilesiyle halkın devlete güvenini kanıtlayan bir mesaj da dünyaya verilebilir" diyor.

Koalisyon liderleri, Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Kemal Derviş ile bugün önlerine gelecek fırsatın Türkiye için önemli, ama kendileri için "son şans" olduğunu bilmeli ve kıskanç davranmamalıdırlar.

"Kemal Derviş başarılı olursa tahtımız tehlikeye girer mi?" duygusu kimseyi sınırlamamalı. Çünkü taht-maht kalmadı!

Şimdi mesele gemiyi kurtarmak..

Gemiyi ancak güven ve umut yaratacak bir kaptan kurtarabilir.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır