kapat

23.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Ekonomiye "El Fatiha..."

Çarşamba akşamı, ekonomi zirvesinin devam ettiği saatlerde, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, Başbakanlığa gelince...

Kendisine soranlar oldu:

- Hayırdır Hocam... Ekonomik programın ruhuna fatiha okumak için mi geldiniz?

Hoca "hayır" dedi:

- Hac ile ilgili bazı konular için geldim.

Ancak Hoca "muhatap bulamadı."

Bir süre sonra, Başbakanlık'tan ayrıldı.

(Zaten şu sıralar Ankara'da kim muhatap bulabiliyor ki?)

***

Çarşambayı perşembeye bağlayan gece Ankara "hapşırdı" ve...

"Türkiye zatürree oldu."

Dün, Erzurum'la konuştuk.

İşadamları, Ticaret Odası Başkanı Lütfi Yücelik'in odasında toplanmışlardı.

Sorduk:

- Lütfi Bey, durum?

- Topluca vereme yakalandık.

- Ateş çok mu yüksek?

- Sormayın... Adama bıçak saplasanız, kan akmaz... Milletin kanı dondu.

- Sebep?

- Ankara'dakilerin kavgası... Onlar kavga ediyor, faturayı halk ödüyor... Ne olacak halimiz?.. Bu milletin çilesi ne zaman sona erecek?

***

Bakanlarla, diğer siyasetçilerle konuşmak için dün Meclis'e giderken...

"Yolda" TOBB Başkanı Fuat Miras'la karşılaştık.

Dedi ki:

- Boşuna gitme... Artık bu hükümetin, bu bürokrasinin söylediklerine... Aldıkları ve alacakları kararlara bu millet güvenmiyor.

- Neden?

- Meclis'teki olumsuzluklar... Siyasetteki tıkanma... Devletin zirvesinde kavga... Ve Türk ekonomisinin üzerine dökülen bir bidon benzin.. Bu sadece benim değil, "sivil inisiyatifin" görüşü... İşverenlerin, işçilerin, esnafın, tarım kesiminin.

***

Erzurum'dan Lütfi Yücelik ısrarla "şu soruyu" soruyordu:

- Bu işten "kaç kişi" kârlı çıktı?.. Ve "kaç milyon insan" zarar etti?... Bunun hesabı verilmeyecek mi?

Ankara'da ise...

"Bu soruyu" Fuat Miras "başka üslupla" seslendiriyordu:

- Birileri mutlaka hesap vermeli?.. Siyasetçi veya bürokrat, "birileri" mutlaka görevden alınmalı.

***

Dün "gelişmeleri" izlerken...

Önümüze bir "araştırma" geldi:

"Türkiye genelinde seçmen tercihleri araştırması."

"Tanar" adlı kuruluş "bugün seçim olsa" diye sormuş:

- Hangi partiye oy verirsiniz?

"En büyük parti" hangisi dersiniz?

"Hiçbirine vermem" partisi. (Yüzde 21)

Araştırma "krizden önce yapılmış."

Ya aynı soru bir de "dün sorulsaydı."

"Hiçbirine Partisi" tavan yapardı.

"Hiçbirine" diyenlerin sayısının artması demek, "demokrasiye inancın zayıflaması demek."

"Ürkütücü" bir gelişme.

***

Ankara "toz, duman."

Siyasi irade "zaaf içinde."

Her kafadan farklı ses çıkıyor. Dedikodunun ise... Bini bir para. Ve "Diyanet" bir karar alıyor:

- Bugün Türkiye'nin 75 bin camisinde, Cuma Hutbesi'nde "dedikodu etmek bir hastalıktır" konusu işlenecek.

Sonuç:

Ankara hapşırdı.

Türkiye zatürree.

Ve işimiz, Hutbe'ye... Duaya kaldı.

ÖNEMLİ BİR TOPLANTI

Bugün saat 18.00'de... Bremen'de... Bremen Üniversitesi'nin "S-5" salonunda, Türkiye'yi ilgilendiren bir toplantı var.

Ama Türkiye'nin bu toplantıdan "haberi bile yok."

Toplantıya "Türkiye'den giden bir katılımcı" da yok.

Öylesine birbirimize girdik...

Öylesine içe kapandık ki...

"Dünyadan haberimiz yok."

ÜNİVERSİTE
Bremen'de "38 bin Türk" yaşıyor.

Bremen Üniversitesi'nde "800 Türk" okuyor.

Bugünkü toplantıyı da "onlar" düzenliyorlar... Sivil inisiyatif... "Türk mimar, mühendis ve doğa bilimcileri."

Toplantının gündemine gelince...

Tek madde:

"Avrupa'da Türk üniversitesi."

HAYKIRIŞ
Toplantının "neden Bremen'de düzenlendiğine" gelince...

Bremen'de bir "yabancı üniversite" kuruldu da ondan.

"Amerikan-Alman ortak üniversitesi"

"Tabeladaki adı" ile:

International University of Bremen.

Üniversite "200 öğrenci ile" öğretime başladı.

Öğrenciler her ülkeden.

Öğrenci sayısı giderek artacak.

Bu üniversitenin vereceği diploma "bütün dünyada geçerli olacak."

İşte bugün yapılacak toplantıda, katılımcılar "bunları" konuşacaklar.

Ve haykıracaklar:

- Avrupa'da neden bir Türk-Alman Üniversitesi yok?.. Bizim neyimiz noksan?

Haykıracaklar ama...

Kimse duymayacak.

Zira Türkiye'yi yönetenler "birbirine düşmüş... Herkes kendi derdine düşmüş."

BÜYÜK SUÇ (!)
Hamburg eyalet yönetimi, International University of Bremen'e "arsa tahsis etti."

"Aldığı bedel" ise...

"Bir... Evet sadece bir mark."

"Sembolik" bir para.

"Yeter ki bir uluslararası üniversite kurulsun" diye tahsil edilen tek bir mark.

Eğer bizde böyle birşey yapılacak olsa...

Arsayı tahsis edenler "çıkar amaçlı çete oluşturmaktan DGM'ye sevkedilir ve analarından emdikleri süt burunlarından getirilir."

BİR SUÇ (!) DAHA
Eyalet yönetimi "bir marka arsa vermekle" kalmadı.

Uluslararası üniversitenin kurulması için "600 bin mark da yardımda bulundu."

Bizde bu da "DGM'lik suç."

BECERİKSİZLİK
Almanya gidiyor, Amerika'da "ortak üniversite" kuruyor.

Amerika geliyor, Almanya'da uluslararası üniversite açıyor.

Ve bu üniversitenin mütevelli heyetine Amerika'nın eski Maliye ve Dışişleri Bakanlarından... Beyaz Saray danışmanlarından James Baker giriyor.

Almanya'nın karizmatik Dışişleri Bakanlarından Hans Dietrich Genscher giriyor.

Deutsche Bank'ın ve Daimler-Benz'in eski başkanı Hilmar Kopper giriyor.

Amaç "en az üç dil bilecek... Ülkelerini her platformda anlatacak... Uygarlık yarışında geri kalmayacak" insanlar yetiştirmek.

"Onlar" yapıyor.

"Biz" yapamıyoruz.

Nedeni "para" falan değil.

Nedeni "siyaset üretememek... Krizlerden çıkamamak... Beceriksizlik."

BAŞARILAR
Söz vermiştik, bugün Bremen'de olacaktık... Toplantıda konuşacaktık.

Gidemiyoruz ama "kalbimiz onlarla."

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır