Uluslararası, siyasi bir konferansta ilk defa karşılaştığım Hindistan'ın Ankara Büyükelçisi M. K. Bhadrakumar, "Buradaki bazı arkadaşlar Hindistan'daki depremzedelere yardım amacıyla bir öğle yemeği tertipliyor. Siz de gelirseniz sevinirim" dedi.

1960'larda Türk-Hint kültürel ve dostluk cemiyetinin kurucularından biri olduğumu duyunca şaşıran Büyükelçi, "O zaman gelmeye mecbursunuz" diye ilave etti.

Ulus 29, İstanbul'da yaşayan Hintliler'le, çoğunluğu depremzedelere katkıda bulunan levanten ve yabancı basın mensuplarıyla doluydu. Büyükelçinin yakın arkadaşı, İngiltere'nin Ankara'daki sefiresi Lady Logan, İstanbul'daki İngiliz Başkonsolosu'nun Amerikalı eşi Ann Hunt ve İstanbul'un eski şirketlerinden CATONİ'nin sahibi Jonathan Beard ve eşi, Paris'teki sefireliği yıllarında Fransızlar'ın özellikle Chirac ailesi ve entelektüel çevrelerin hayranlığını kazanan Lale Bulak katılanlar arasındaydı.

*

İtalyan asıllı Erica Beard depremi duyar duymaz Ankara'daki Büyükelçi Bhadrakumar'ı arayıp depremzedeler için bir yemek düzenlemek istediğini bildirmiş.

BBC'nin İstanbul'daki temsilcisinin Hint asıllı eşi ile kolları sıvayıp mutfağa giren Erica Beard, yaptıkları Hint yemeklerini çift başına 100'er dolara sattıktan sonra piyango biletlerinden de para topladılar.

Bazı şirketlerin piyango için armağan ettiği 5 kiloluk viski şişeleri ile "Kapadokya'da haftasonu"nu kazananlar hayli alkış topladı.

Ama en büyük alkışı Hindistan'daki depreme ertesi gün koşan ve her zamanki özverisi ile insanları yaşatan Nasuh Mahruki aldı; dakikalarca ayakta alkışlandı.

Uzaktan ve uzun zamandan beri hayranlıkla izlediğim Nasuh Mahruki ve nişanlısı Elif Alphan'la sohbet etme fırsatını yakalayınca Mahruki'den şu gerçeği öğrendim: "Türkiye'de birbirini seven tek bir dağcı bulamazsınız."

Akademide öğretim görevlisi olan Elif Alphan'la Nasuh Mahruki'ye bugün Türkiye'de birbirini sevmeyi bırakın, nefret etmeyen çok az kişiye rastladığımı söyledim. Biraz rahatlayan Nasuh Mahruki Türkler'in bu anlaşılmaz kıskançlığı ve nefretini simgeleyen komik bir fıkra anlattı. Size nakletmeye gerek yok; eminim herkes biliyordur.

Bilmeseler bile ülkemizin insanlarının, hele bugünlerde hiçbir fıkraya ihtiyacı yok.

LEYLA UMAR