kapat

18.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Silahsız PKK'ya HADEP kapısı açık
Diyarbakır'ın HADEP'li başkanı Feridun Çelik: Hizmet talebi ikinci sırada. Bilinir ki merkezden yardım yok

Kürtçe'yi ne kadar bilirsiniz?

Konuşmamız mükemmel değil. Yazmamız çok çok az. Çünkü yedi yaşından sonra okul yaşamı başladı, Türkçe daha ağırlıklı oldu.

Hayatınızda kaç Kürtçe kitap okudunuz?

Fazla okumadım çünkü rahat okuma alışkanlığımız da yok.

Kürtçe kimliğinizin bir parçasıysa, bunun siyasi savaşını veriyorsanız, önce kendinizi yetiştirmeniz gerekmez miydi?

Koşullar uygun değildi. Kürtçe yazılı bir kağıdı bile elimizde bulunduramıyorduk bir dönemler. Kimsenin bir dil eğitimcisiyle bir arada olabilme durumu yoktu. Kendini yetiştirmiş insan çok az.

İzin çıksa Kürtçe yayın için destek olacağınızı söylemiştiniz. Asfalt için bile paranız yok ki...

Belediye olarak bakmayın. En azından bunu örgütleme gücüne sahip olan birçok Kürt işadamı var. Zaten çok reklam alır.

Kürtlerin çoğu Türkçe konuşurken, reklam veren neden Kürtçe reklamı tercih etsin ki?

Türkçe bilmeyen kesim de çok.

Çok ne kadar?

İstatistiki çalışmalarını yapamadık. Bırakın onu, göç eden insanların konut sorununu çözmek amacıyla anket yapmaya kalktık. Maalesef müsaade edilmiyor.

Kim etmiyor?

Devlet İstatistik Enstitüsü'nden yazı geldi: "Yapılanmanız doğru ama İçişleri uygun görmedi" diye.

Gerekçe, göç etme nedenlerini sormanız olabilir mi?

Belki de. Göçlerle çarpıklaşan kentleşmeyi düzeltmek için kredi arıyoruz. BM'nin Avrupa İskan Fonu gibi uluslararası fonları var. Danimarka'lı bir insani yardım kuruluşu yazı gönderdi, "20 tane boşaltılmış köyünüzü onaralım. Durumu bildirin, alt yapısını yapalım" dedi. Ama müsaade edilmiyor.

Valiye anlattınız mı derdinizi?

Dedim ki insanlarımızın geri dönüşü, kentimiz için faydalıdır. Bir yıldır hiçbir cevap yok.

Durumu Tantan'a şahsen anlatsaydınız...

Olmadı... İkinci yılımız bitmek üzere, biraz belediyeyi toparlama çabamız var. Ancak kadro talep ediyoruz o da maalesef verilmiyor.

Diyarbakır'ın gecelerinde de yoksunuz. Ne yapıyorsunuz, akşam olunca gidip, birlikte kaldığınız annenizin dizinin dibine mi oturuyorsunuz?

Bir noktada öyle oluyor. Gece, günün müthiş bir yorgunluğu oluşuyor üzerimde. O saatten sonra bir yere gitme imkanım yok, eve gidip, kafayı vurup yatıyorum.

Kız arkadaşınız var mı?

Yok şu an.

Aşktan diliniz mi yandı?

Gençlik yıllarımızda oldu bir arkadaşlık ama önümüze koyduğumuz hedefler açısından ilişki yürümedi.

Bir gönül yaranız mı var?

Oldu yani. Üzüldük tabii. En son 94 yılıydı ilişkimizi tamamen kestiğimizde. Ben siyasi yaşamın içerisinde yoğunlaştım. Sonra bir arkadaşlık ihtiyacı da duymadım. Aklımdan evlenmek geçmedi. Yaşamımız da gerçekten çok zordu. HADEP'te Genel Başkan Yardımcısı'ydım. Kaçmak zorunda kaldık. O süreçte imkan bulamadık. Öyle etkilendiğim bir kız da olmadı.

!Anneniz sizin için kız bakıyor mu?

Sürekli evlen diye tutturuyor ama sen arayıp bulacaksın diyor.

Kürt kızları size talip olmuyor mu?

Kapıyı çalmak isteyenler çoktur da kendimi hazır hissetmiyorum.

Kızlar nasıl çalıyor kapıyı?

Mektup gönderiyorlar, telefonla ulaşmak istiyorlar. Bekar kızların kendi aralarında bizi konuştuklarını duyan arkadaşlar bize anlatıyorlar.

PKK şu anda bir siyasallaşma süreci mi yaşıyor?

Kendi beyanatlarına bakarsanız bir daha silah kullanmayacaklarını söylüyorlar. Tabii doğal olarak silahı bırakan insanlar siyasi faaliyete geçecektir.

HADEP'in katkısı ne olacak onların siyasallaşmasına?

HADEP Türkiye siyasetinin içinden çıkan bir yapı. Biz politikamızı açık, net ve şeffaf bir şekilde yürütüyoruz. PKK çalışmalarını illegal yürüten parti.

Legal mi olması gerekiyor artık?

Ben illegalitede olmasını istemem tabi. Yasal düzenlemeler, koşullar el verirse Türkiye'de siyaset yapsınlar. Ne kadar insan silahtan arındırılırsa ben buna memnun olurum. İnsanların kendilerini rahatça ifade edebilecekleri zemin hazırlanabilirse, niye illegal çalışmalar yapsınlar ki? Ya gelirler mevcut partiler içerisine girip siyasetlerini yaparlar veyahut da kendileri bir parti kurarlar.

PKK'lılar diyelim ki geldiler, "Biz HADEP'in içinde politika yapacağız" dediler, ne yaparsınız?

Gelip katılabilirler, başka bir partiye de katılabilirler. Legalleşmiş insanlar çalışma yapmak istedikten sonra partiler buna engel olamazlar. On binlerce üyemiz var yani bizim. Bunların aralarında PKK'ye sempati duyanlar da olabilir, içinde olanlar da olabilir. Ama bizim politikamız vardır. Üye olan herkes buna uygun hareket etmek durumunda.

Halkım bilir ki yetkimiz sınırlı
Belki önyargılar var ama bunları kırmak için de sizin sosyal bir kişiliğiniz yok, içe kapanıksınız. Değişik kesimlerle sıcak ilişkilere açılamadınız. Niye?

Aslında donuk bir insan değilim. Oldukça geniş bir çevre var ama zamanımız olmuyor.

Her belediye başkanının büyük yoğunluğu olur ama sizde bir "kapalı devre" görüşme alışkanlığı mı var?

Yo, kapalı devre değiliz ama bu ilişkilerin gelişmesine bağlı. Biz günü programlamakta bile aciz kalıyoruz. Sabah sekizden akşam dokuza kadar bu koltuktan kalkmıyorum.

Halk belediye hizmetlerinden memnun değil. Tekrar yüzde 70 oyla seçilme imkanınız var mı?

Var hem de daha fazla bir oyla. Belediyecilikte ilk denememizdi ama her şeye rağmen gerçekten de çok başarılı bir hizmet sunduk.

Yine seçilirseniz hizmetlerinizin başarısından mı yoksa yine ideolojik dayanışma sebebiyle mi seçileceksiniz?

Hizmet olgusu halkta ikinci sıradadır. Halkın en çok şikayet ettiği konulardan biri beni kendi aralarında fazlaca bulamamalarıdır.

İlk defa bir başkandan "Halk hizmeti ikinci planda ister" diye bir laf duyuyorum. İşin içinde Kürt kimliği olduğu için mi böyle?

Doğrudur, belediyenin hizmetteki başarısızlığı ön planda tutulur ama tabii halk biraz da Kürt sorununun çözümü noktasında bakıyor olaylara.

Kendinizi şanslı mı hissediyorsunuz; hizmetlere hiç ağırlık vermeseniz de sizi Kürt kimliğinizle seçecekler nasılsa?

Halk biliyor ki elimizde olduğu müddetçe kendilerine her türlü hizmeti yapmaya hazırız. Ama biliyor ki hükümetin denetimindeyiz. Onların sunduğu imkanlar doğrultusunda iş yapabiliyoruz.

HADEP'li bir belediye olarak durumunuzun ekstra zorluklar içerdiği malum. Ama sizden kaynaklanan beceriksizlikler de olmadı mı?

HADEP seçimde 33 belediyeyi aldı diye hâlâ hazımsızlık var, hâlen birçok kurum tarafından kabul görmüyoruz. Biz kendimizi geliştirmek istiyoruz, onun kapısını, bunun kapısını çalıyoruz. Diyoruz bu olaylar bir daha yaşanmasın. Gelin kucaklaşalım. Doğru politikalar oturtalım ve bunu kim yaparsa arkasında olalım. Maalesef kimse bu konuda elini taşın altına atmak istemiyor. Madem etle tırnağız birbirimizden kopamayız diyoruz, peki niye sorunlarımıza bir aile hukuku olarak bakmıyoruz. Ondan sonra efendim, dıştan gelenlerle neden temas kuruyorsunuz, niye Avrupa'dan kredi arıyorsunuz?

Yani mecbur kalıyorsunuz...

Evet, hükümetin bize bir yardımı olmuyor. Küçük bir memur bile burnu havada karşılıyor bizi. Gerçekten anormal şeyler yaşıyoruz. Bazı şeyleri de gözardı ediyoruz ama bunların görülmesi lazım. Yani bir mesele var mı? Ortaya konulması lazım. İki tane demeç veriyoruz, diyoruz ki şöyle şöyle sorunlar var. Ertesi gün Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin kapısındayız. Bazı şeyleri rahat konuşamıyoruz. Bunları aşmamız lazım. Avrupalı içimizi mi karıştırıyor? Tamam, o zaman sen doğru politikaları koy; kimse seni karıştıramasın. Neden Siyaset Meydanı'nda bunlar tartışılmıyor? Biz açığız, her kesimle oturup tartışmak isteriz. Bu ülkede 2.5 yıldır silahlar susmuşsa, niye biz bunu değerlendirmiyoruz?

Nuriye Akman

nuriyeakman@hotmail.com


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır