kapat

18.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Sinema seyircisi yetişiyor
TÜRSAK'ın düzenlediği Sinema Seminerleri öğrencilere 'iyi seyirci' olmayı öğretiyor. Bundan sonra filmleri hakkıyla eleştirebilsinler diye

İlanı gördüğümüzde, tamam dedik, bu kursa kesin katılmalıyız. Senarist oluruz ya da yönetmen, hatta kimbilir belki de oyuncu... Büyük bir hevesle soluğu TÜRSAK'ta, yani Türkiye Sinema ve Audiovisual Kültür Vakfı'nda aldık. Ancak 12 hafta süren sinema seminerlerinin başka bir amaca hizmet ettiğini öğrendik...

Bir film seyrediyoruz, beğeniyoruz ya da beğenmiyoruz. Kimi zaman çok sert eleştiriyoruz, kimi zaman da yere göğe sığdıramıyoruz. Peki bu değerlendirmeleri neye göre yapıyoruz? Çoğumuz senaryo, çekim, ses, ışık, oyunculuk konusunda bilgili değiliz. İşte TÜRSAK'ın sinema seminerleri, bizleri -yani amatörleri- doğru eleştiri yapabilme konusunda eğitmeyi amaçlıyor.

ELEŞTİRME MERAKLISI ÇOK
Bu seminere katıldıktan sonra öyle bol keseden atmamış oluyorsunuz, eleştirileriniz ciddiye alınabiliyor. Katılım ücreti 170 milyon; öğrenci, öğretmenseniz 150 milyon lira. Seminerlere katılım fazla. Öğrenci profili de enteresan. Sinema öğrencileriyle karşılaşacağımızı zannederken, onlardan bir tanesini bulamadık. Bilgisayar mühendisi, iktisatçısı, doktoru, tekstilcisi, santral operatörü; her meslekten sinema meraklısı 50 kişi, sınıfı doldurmuştu. Başvuruda bulunan bir de inşaat işçisi vardı; çalışma saatlerini uyduramadığı için katılamamış...

Cumartesi sabahı 10'da derse gelenler en ufak sıkılma emaresi göstermeden saat 14.00'e kadar dayandılar. Belli ki çıkışta kendilerini acilen bir filme atacaklardı; öğrendiklerini pratiğe dökebilsinler diye. Neyse, onları bir köşede kıstırmayı başardık.

Fikret Bekler (Reklam yazarı-30): Sinemayla ilgilendiğim ve senaryo yazmaya çalıştığım için buradayım. Az zamanda özet bilgiler veriliyor. Türk ve dünya sinema tarihi ile ilgili bilgileri almak istedim. Hayalim iyi bir senarist olmak. Bu yüzden genel olarak bütün konuları öğrenmem ve ulaşabileceğim kaynaklardan haberdar olmam gerekiyor. Ama bu işle uğraşmayacak olan pek çok insan da, mesela ev hanımları da bu seminerlere geliyorlar.

Serhat Esen (Santral operatörü, görme özürlü-23): Türk sineması son zamanlarda bir hayli popüler oldu. Ben de hepsine gidiyorum. Göremiyorum ama dinliyorum. Sinemayı öğrenmek istiyorum. Benimkisi sadece bir merak, bilerek eleştirmek güzel bir şey. Ben elbette daha çok senaryolarıyla ilgileniyorum. Belki ileride senaryo da yazabilirim, ama bunun için diğer konuları da bilmek gerekiyor. Yalnız gerçekten zor bir şeymiş. İlk geldiğimde nasıl olsa kıvırırım dedim ama şimdi...

Arife Özgür (Dişhekimi-35): Ben fotoğraf sanatına ilgi duyduğum için böyle bir şeye başladım. Buraya gelirken profesyonel hiçbir düşüncem yoktu ama çok iyi bir izleyici olmak isterim. Bir filme gidiyorum, beğeniyorum, beğenmiyorum; ama neye göre? Bu konuda bilgili olmak istedim. Şimdi daha bilinçli, bir şeyleri görebiliyorum. Televizyon seyrederken, reklamları bile seyrederken daha bilinçli bakabiliyorum. Belki parası bazılarına fazla gözükebilir ama burada edindiğiniz bilgiler için bu para verilir.

Zeynep Gencebay (İstatistik öğrencisi): Buraya daha bilinçli bir izleyici olmak, farklı kriterlere göre film analizi yapabilmek için geldim. İleride film eleştirmeni olabilirim. Hemen hemen bütün filmlere gidiyorum ve iyi bir seyirci olduğumu düşünüyorum. Türk filmlerini beğenmiyorum. Amerikan filmlerinden de hoşlanmıyorum, gerçi aralarından çok güzelleri de çıkıyor bazen... Şimdi bunları söylerken belli dayanaklarınızın olması lazım. Doğru kıstaslara göre eleştirirseniz çevreden de olumlu tepki alabiliyorsunuz.

HAYATA MOTİVE OLUYORUZ
Emel Bulut (Marmara Üniversitesi İlteşimi Fakültesi öğrencisi): Burası bana bazı kapıları açabilir diye geldim. Ulaşabileceğiniz kaynakları, neleri okumanız gerektiğini öğretiyorlar. Bir de hayata karşı motive olmuş oluyorsunuz. Kimse buradan senarist ya da yönetmen olarak çıkamaz ama çok güzel genel bilgi sahibi olur ve kendini geliştirebilir. Yani bundan sonrası herkesin kendi araştırmasına kalmış.

Hilmi Etikan (Seminer veren hocalardan biri): Bunlar temel sinema kursları. Bizim amacımız sinema kültürünü biraz yaygınlaştırmak, insanların sinemaya bakışlarını biraz daha yetkin hale getirebilmek. İnsanlar kendi işlerinde çalışıyorlar, kendi mesleklerini yapıyorlar, fakat onları ayakta tutan meslekleri dışında uğraştıkları şeyler. Hayata bağlayan şeyler bunlar. O yüzden sinema çok cazip bir alan. Tabii işini bırakıp sinemaya geçenler de olabilir. Buradaki öğrenci bizim için üniversitedeki sinema öğrencisinden daha önemli. Üniversitelerde kazara o bölümü kazanmış olanlar da var ve istemeyerek derslere geliyorlar. Buraya gelenlerin ise tamamen kendi tercihleri. Zaten gönüllüler ve üstüne bir de para veriyorlar.

Aslı E. Perker


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır