kapat

03.02.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Usta ve annesi tuvalden bakıyor
Nazım'ın bilinmeyen bir ustalığı daha var ki annesinden yadigâr kalmış.

Yahya Kemal'le yaşadığı büyük aşkla da tanınan Celile Hanım ile Nazım'ın resimleri ve cezaevindeyken Piraye'ye yaptığı eşyalar, Yapı Kredi Sanat Galerisi'nde sergileniyor

Türk şiirinin en güçlü kalemlerinden Nazım Hikmet, kimine göre bir vatan haini kimilerine göre de kendini vatanı için feda etmiş biridir. Farklı ideolojilerin mensupları bile onun adını sıkça anar, hakkında konuşur. Ama bazı özelliklleri çok az bilinir. Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık'ın 23 Şubat'a dek sürecek olan sergisi ise onun bu yönlerini ortaya koyuyor: Oğul ve ressam Nazım Hikmet. "Celile Hanım ve Nazım Hikmet Portreler" adını taşıyan sergide hem annesi Celile hanımın hem de şairin resimleri yer alıyor. Ayrıca Nazım'ın hapishanedeyken Piraye için yapmış olduğu tahta sandıklar, kutular, çantalar, boncuktar süs eşyaları da yaratıcılığına ışık tutuyor.

TABLO GİBİ MAKYAJ
Oğlu Memet Fuat, sergi için hazırladığı katalogda Nazım'ın resim sevdasının annesine özenmesiyle başladığını söylüyor: "Celile hanımın ressamlığı varlıklı hobi değil tutkuydu. Ressam olmak için evini barkını dağıtıp Paris'e gittiği söylenirdi. Kadıköy'de oturduğumuz yıllarda, Nazım, annem, ben arada bir ona giderdik. Evi tam anlamıyla bir ressam eviydi. " Memet Fuat, Nazım Hikmet'le annesinin küçük bir atışmasına da yer veriyor: "Her zaman süslüydü. Yüzünü aşırı boyadığı için Nazım kızar, söylenir, 'Hepsini silmezsen çıkıp gidiyorum' diye kapıya yönelirdi. Celile Hanım boyalarını silmeye gidince annem, 'Nazım niye böyle yapıyorsun, o bir ressam, yüzünü de bir tablo gibi boyuyor, niye anlamıyorsun' derdi.

SAAT GERÇEKMİŞ
Nazım Hikmet karakalemle evdeki herkesin profillerini çizermiş. Vedat Başar ona "Nazım sen aç kalmazsın" diye takılır, bir panayırda çizse kaç para kazanacağını hesaplarmış. Yıllar sonra bu resimlerden iki tanesini bir sahafta bulunmuş. Kitap okurken kapağına ya da içine gemi, el, göz ya da korkunç suratlar çizermiş. Yaptığı eşyalara bakınca insan 'pes artık' diyor. Piraye için yaptığı sandıkların her biri el emeği göz nuru. Hatta kızı Suzan için aynalı bir pudralık bile yapmış. Hepsi hapishanedeki sabrının ve Piraye'ye aşkının göstergesi.

Özel eşyaları arasındaki kol saati ise aslında bize çok tanıdık. "Senin adını/ Kol saatimin kayışına tırnağımla kazıdım" dediği saat bu. Yani bu dize sadece bir sembol değil gerçekmiş. Saatin içinde ise Piraye ve çocukları Memet ve Suzan'ın fotoğrafları var. Edebiyat tarihi ve tarihçileri için ise en önemli eşyalar şüphesiz ki defterleri. Bu defterlere birçok desenin yanı sıra şiirlerinin ilk halleri de var. Yahya Kemal'le yaşadığı büyük aşkla da tanınan Celile Hanım ise kelimenin tam anlamıyla bir ressam. 40 yaşından sonra Paris'e resim eğitimi için giden Celile Hanım gözleri görmediği halde ölümüne dek resim yapmayı sürdürmüş. Daha çok resmettiği nü'lerle tanınan Celile Hikmet'in resimlerini gördüğünüzde şairin ona özenmesine hak vereceksiniz.

Ailesi istedi
Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık'ın Genel Müdürü Ömer Kükner, serginin Nazım Hikmet'in eserlerini artık YKY tarafından yayımlanacak olmasıyla ilgili olmadığını belirtiyor: "Vatandaşlık tartışmalarıyla hiç ilgisi yok. Çünkü biz bu sergiyi iki senedir planlıyorduk. Bunda da Nazım'ın ailesinden gelen istekler etkili oldu ve biz çok heyecanlandık. Özellikle Celile hanım çok gölgede kalmış bir isimdi ve böylece ona da gereken değeri vermiş olduk."

Buket Aşçı


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır