kapat

24.01.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Superkupon
Magazin
Sabah Künye
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2001
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Yazarlar
Yarın torunumuza hesap veremezdik
FP davasI öncesi yetkilerine sınırlama getirmeye çalışan hükümete karşı, sert çıkışıyla dikkat çeken Mustafa Bumin, "Biz tarih önündeki sorumluluğumuzu yerine getirdik" dedi

Parti kapatma davalarında salt çoğunluk yerine en az üçte ikilik çoğunluk aranmasını öngören Anayasa değişikliği tasarısına yazılı açıklama yaparak sert tepki gösteren Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, neden böyle bir açıklama yapmaya gerek duyduklarını SABAH'a anlattı.

Anayasa Mahkemesi üyelerini "sorumluluk sahibi kamu görevlileri" olarak tanımlayan Başkan Bumin, "Hükümet'in tasarıyı geri çekmesi, bu tasarının yeniden gündeme gelmeyeceği sonucunu doğurmuyor. Açıklama bu endişe ile yapıldı. Üzerimize düşen görevi yerine getirerek parlamenterleri ve kamuoyunu aydınlattığımıza inanıyorum" dedi.

Hükümet'e ültimatom veya veto vermek gibi bir amaç taşımadıklarını da ifade eden Bumin, "Bizler tarih önündeki sorumluluğumuzu yerine getirdik ve tasarının sakıncalarını gözler önüne serdik. Eğer bunu yapmasaydık. Yarın torunlarımıza hesap veremezdik. Parlamento dile getirdiğimiz sakıncalara rağmen dilediğini yapmakta özgürdür" diye konuştu.

Asıl sorunun diyalog eksikliğinden kaynaklandığına da dikkat çeken Bumin, bu konudaki rahatsızlığını Başbakan Bülent Ecevit'e ilettiğini söyledi. Bumin, "Diyalog eksikliğinden söz edince Sayın Başbakan, yoğunluğu gerekçe gösterdi. Ben de kendisine, 'Bir Başbakanın 2 ayda bir kere de olsa Anayasa Mahkemesi başkanına ayıracak zamanı olmalıdır. Vardır da' dedim. Sayın Başbakan bu sözlerim üzerine bana hak verdi" diye konuştu.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin'in yaptığı açıklama özetle şöyle:

GERİ ÇEKMEK ÇÖZÜM DEĞİL
*Hükümetİn tasarıyı geri çektiğine ilişkin haberleri ben de televizyonlardan öğrendim. Hatta genel sekreterime, haberlerin doğruluğunun araştırılması için görev verdim. Ancak tasarının geri çekilmesi ileriki günlerde yeniden gündeme alınmaması anlamına gelmiyor. Bu tür gelişmeler o kadar süratle yaşanıyor ki, takip etme olanağımız dahi olmuyor. Nitekim geri çekilen tasarı Çarşamba günü Alt Komisyon'da görüşüldü. Perşembe günü komisyona sunuldu. Cuma günü komisyondan geçti. Belki de daha süratli gelişmiştir. Şimdi bizim her aşamayı dakikası dakikasına takip etme olanağımız yok. Zaten Anayasa Mahkemesi'nin gündemi de son derece yoğun. Bu yoğun işlerimiz arasında, gelişmeleri takip etmemiz çok zor. Tasarının yeniden gündeme gelebileceği endişesi ile açıklama yapmayı doğru bulduk.

NE ÜLTİMATOM, NE VETO
* Bizim amacımız, ne bir ültimatom, ne de bir vetodur. Biz sorumluluk sahibi kamu görevlileri olarak, devlet anlayışı içerisinde tasarının ilerideki bir gün yeniden gündeme gelmesi halinde, oylarını kullanacak olan sayın parlamenterlerin ki, bunların büyük bölümü hukukçu değil, bu düzenlemenin ne türlü sakıncalar taşıdığı yolunda onları ve kamuoyunu bilgilendirmek istedik. Amacımız konuyu aydınlatmaktı. Başka bir amacımız yok.

DİYALOG EKSİKLİĞİ
* Bana göre sorun daha önce varolması gereken diyalog eksikliğinden kaynaklanıyor. Hükümetler bir Anayasa değişikliğinden, hele hele Anayasa Mahkemesi'ni çok yakından ilgilendiren bu gibi konularda, Anayasa Mahkemesi üyelerinin görüşlerini alsalar, iş o zaman halledilir, bu noktaya gelmez. Bizimki sadece bir hatırlatmadır, yapılması düşünülen değişikliğin sakıncalarını göstermedir. Buna rağmen parlamento dilediğini yapar.

GÖREV ANLAYIŞIM BU
* Ben üzerime düşen sorumluluğu yerine getirmenen huzuru içindeyim. Yoksa yarın çocuklarım, torunlarım bunun hesabını benden sorabilir. "Bu kadar önemli bir değişiklik yapılırken, Anayasa Mahkemesi başkanı olarak neden sessiz kaldın diye". Ben o zaman bu sorunun cevabını veremem. Amacım sadece temsil ettiğim makamın gereğini yerine getirmekti. Benim görev anlayışım bu. Bunu da yaptım. Artık o mesele benim için kapandı. Ben şimdi işime bakıyorum.

SEZER İLE GÖRÜŞMEDİK
*Bu konuyu Cumhurbaşkanı ile görüşmeye ihtiyaç duymadım. Çünkü Cumhurbaşkanımız'ın bu konuda aydınlanmaya ihtiyacı yok. Bu mahkemeye başkanlık etmiş, bu mahkemede üyelik yapmış olan birisinin bizim aydınlatmamıza ihtiyacı olmadığını düşünüyorum. Sayın Başbakan ile görüşmemizin amacı, aydınlatmaktır. Tarih önünde sorumluluğumu yerine getirdiğimi düşünüyorum. Kimsenin bana bu aşamadan sonra söyleyeceği bir şey olamaz.

SAVAŞ DUYGUSAL DAVRANDI
* Bumin, Vural Savaş'ın Ceviz Kabuğu programındaki suçlamalarıyla ilgili olarak da, "Sayın Savaş'ın sözleri, Mahkeme Başkanı olarak beni 69. maddedeki düzenlemeden daha çok üzmüştür. Biraz hayret ve üzüntüyle karşıladım. Çünkü yüksek mahkemede başsavcılık yapmış birinin konuşmaları ve davranışlarında çok daha özenli olması gerekirdi. Bu tür ifadelerin kamuoyunu karıştırmak ve kurumları yıpratmaktan başka hiçbir yararı olmaz. Mahkememizde o değerlendirmeyi hak etmiş olan arkadaşların bulunduğunu sanmıyorum. Savaş, 1989 yılında HSYK üyeliği yaptığım sırada yedek üye olarak birlikte çalıştığım bir arkadaşımdı. Yaptığı açıklamaların seçilmemesine karşı duygusal bir tepki olduğunu düşünüyorum" dedi.

ÖZDEN: ÇIKIŞ HAKLI
'Destekliyoruz'

Parti kapatma davalarında salt çoğunluk yerine, en az 3'te 2'lik çoğunluk aranmasını öngören Anayasa değişikliği tasarısına, Anayasa Mahkemesi'nden sert tepki gösterilmesi, Anayasa Mahkemesi eski başkanı Yekta Güngör Özden tarafından da desteklendi:

"Değişiklik, rejimi yıkmak isteyen partilerin kapatılmasını imkansız hale getirecektir. Azınlığın oylarının kararı belirlemesi, hukukun temeline de aykırı. Değişikliğin gerçekleşmesi halinde, mahkemenin 4 üyesi, evet demediği sürece rejim karşıtı partiler hakkında dahi kapatma kararı verilemeyecek. Anayasa Mahkemesi'ne özel misyonla gönderilmiş üyeler bulunmadığını, kim garanti edebilir? Yüksek Mahkeme'nin açıklamasına katılıyor ancak gecikmiş ve yetersiz buluyorum."

Ersin BAL


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır