Düğmeye bastık konuştular
Cumhurbaşkanı değişti, AB gündemden inmedi, sonunda da cezaevleri patladı. Anketimizden tek kesin sonuç çıktı. Yılın adamı açık farkla Ahmet Necdet Sezer. Ancak yılın kadınını seçmekte güçlük çekildi; Rahşan Ecevit, Banu Alkan ve 'Hanım' çekişti
Milenyum heyecanıyla karşıladığımız 2000 yılını da geride bıraktık. Türkiye bu yıl holiganlardan tutun da Kanun Hükmünde Kararname krizine, af tartışmalarından cezaevi operasyonlarına, ekonomik krizden Hülya Avşar-Adnan Çoker tartışmasına kadar birçok ilk olayla karşılaştı. Biz de şöyle bir geri dönüp, bu yıl gündemi kimin ve neyin işgal ettiğine; en çok hangi 'laf'ın etkisi altında kaldığımıza bir bakalım dedik. İşte ünlüsünden ünsüzüne 2000'in değerlendirmesi...
Ahmet Hakan (Kanal 7 Haber spikeri)
Yılın tartışması: Ramazan'daki din tartışmaları. İslamı bir şov haline getiren ve televizyonların raiting amaçlı yaptıkları din tartışmaları negatif anlamda yılın tartışmalarıydı. Ramazan gelince hemen hemen her televizyon kanalında bu tür tartışmalara rastladık ve hepsi iki konu etrafında dolanıp durdu. Kadın nasıl dövülür ve dört kadınla evlenilir mi? Sanki İslam bunlardan ibaretmiş gibi habire bunlar konuşuldu. İnananları son derece rencide eden ve cahilliği yüze vuran bu tartışmalar bence yılın tartışmasıydı.
Yılın adamı: Ahmet Necdet Sezer
Yılın kadını: Perihan Mağden
Yılın lafı: Banka hortumlamak
Zülfü Livaneli (Sanatçı, köşe yazarı)
Tartışması: Hükümet
Adamı: Bülent Ecevit
Kadını: Rahşan Ecevit
Lafı: İçime sindiremedim
Vivet Kanetti (Yazar)
Tartışması: Türk Tabipler Birliği, "bireyin ölme hakkı"nı savunarak, koğuşta oruca yatan mahkumu "hür bir birey" olarak gördüğünü ima etti. Oysa tıbbi ve toplumsal etik açısından Batı'da da "homojen bir tablo"nun varlığından söz etmek, gerçekleri yansıtmıyor. Avrupa'nın bir bölümü, topluma, sadece intihara girişen kişiyi değil, "hayatı tehlikeye girmiş" herkesi kurtarma görevi yükler... "Herkes hayatından mesuldür" anlayışı ise sadece Anglo-sakson ülkelerine hastır. Thatcher'ın IRA militanlarıyla ilgili verdiği karar da işte bu ilkeye dayanıyordu: "isterlerse, ölebilirler". Öte yandan, eğer Türkiye'deki "oruçcu mahkum"un örgüt baskısı altında kaldığını kabul ediyorsak, cezaevinde ve hastanede sürekli "ölmek hakkını" hatırlatmak kadar, basının, doktorların, hükümetin adres vererek (şu kentte, şu hastanede) beslenmeyi kimlerin kabul ettiğini, kimlerin reddettiğini açıklaması da, bazı mahkumları ve yakınlarını madden ve manen tehlikeye atar. Herkes bu tartışmada tam "nerede yer aldığını" daha açık ortaya koymalı ve tavrının gereğini hakkıyla yerine getirmeli...
Adamı: Sadece başkalarını suçlamakla yetinmeyip kendi sorumluluklarıyla da yüzleşmeyi göze alan Türkiye'nin bütün erkekleri.
Kadını: Sadece başkalarını suçlamakla yetinmeyip kendi sorumluluklarıyla da yüzleşmeyi göze alan Türkiye'nin bütün kadınları.
Lafı: Yok
Seda Güler (Gazeteci)
Tartışması: Deprem olacak mı olmayacak mı tartışması yılın tartışmasıydı. Çünkü tüm Türkiye'yi hayati olarak ilgilendiriyordu. Üstelik yıllardır deprem olacağına yönelik açıklamalar yapılmasına rağmen bunu pek göz ardı etmiştik. Bu kez bir şeyler gördük ama yine önlem almadık.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Dergi çıkarmasından yaptığı açıklamalar, aydınlarla tartışmalarına kadar Hülya Avşar 2000'e de damgasına vuran kadın oldu.
Lafı: Banka hortumlamak.
Metin Akpınar (Oyuncu)
Tartışması: Avrupa Birliği. Birden hızlandırılıp önümüze geliverdi. Oysa Helsinki'ye kadar gireceğimize dair tek bir ümit yoktu. Orada sihirli bir şey oldu ve aday oluverdik. Ama ekonomik lobinin dayatması ile şimdi bir ceza aldık. Getireceği sonuçlardan ötürü bence yılın tartışmasıydı.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Tansu Çiller (Dikkat edin prim topluyor)
Lafı: F Tipi
Reha Çamuroğlu (Tarihçi)
Tartışması: Şüphesiz Avrupa Birliği'ydi. Türkiye'nin gelecek 10 yılının toplumsal, siyasal, kültürel hayatına damgasını vuracak bir tartışmaydı bu. 2000 yılı bu süreçte en kritik yıldı ama biz bu tartışmayı önümüzdeki yıllarda da yapmaya devam edeceğiz. Ancak AB'nin tüm önemine rağmen gereken girişimler yapılamadı. Bu gidişle de bu treni kaçıracak gibiyiz.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Perihan Mağden
Lafı: Başbakan Ecevit'in cezaevi operasyonları üzerine söylediği "Bu devletin bir zaferidir" sözü.
Aşkın Nur Yengi (Şarkıcı ve tiyatro oyuncusu)
Tartışması: Polislerin yürüyüşü
Adamı: Cottarelli
Kadını: Kendimi seçsem ayıp olur mu!
Lafı: Ee! Olacak o kadar!
Hakkı Devrim (Köşe yazarı)
Tartışması: Başbakanla cumhurbaşkanı arasındaki görevlerin sınırı konusundaki tartışma bence adı konmasa da yılın tartışmasıydı. Cumhurbaşkanımız parti geçmişi olmayan biri. Yani parti başkanlığından kademe atlayarak cumhurbaşkanlığı makamına yükselmedi ve o makama yeni bir biçim vermeye başladı. Ama başbakanın buna direnişi beni rahatsız etti çünkü bu rejimi tehlikeye sokan bir tutum.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Mevcut tartışmalarımız yetmiyormuş gibi yenilerini açan Rahşan Ecevit.
Lafı: Hortumlamak.
Prof. Haluk Eyidoğan (İTÜ Maden Fakültesi)
Tartışması: Benim için depremdi. Bunlar içindeki "Fay kaç parçadır" tartışmasını doğrusu çok ilginç bulmuştum. Depreme ilişkin önlem almak, zararlarını azaltmaya çalışmak yerine bu tür bir tartışmaya girmek doğrusu negatif anlamda çok ilginç bir tartışmaydı.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Yok
Lafı: 7'den büyük deprem olmayacak.
Gani Müjde (Mizahçı)
Tartışması: Hülya Avşar'ın birçok profesör ile girdiği tartışmalar.
Adamı: Hasan Mezarcı
Kadını: Banu Alkan
Lafı: Neremi neremi
(Değerli adamları tahta çıkarmayı isterdim ama böyle ülkeye böyle isimler diyorum.)
Sevin Okyay (Sinema yazarı)
Tartışması: Cezaevleri. Başlangıcından itibaren yaşananların yeterince tartışılmadığı kanısındayım. Çünkü insan hayatını ilgilendiren bir konuydu, ne kadar tartışılsa yetersiz kalacak bir konu.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Pek kadın sevmem.
Lafı: Teröristleri terörizmden kurtardık. (Bu sadece yılın değil, yılların lafı)
Faruk Selçuk (Köşe yazarı-ekonomist)
Tartışması: Ekonomik kriz gerekli miydi, gereksiz miydi tanrtışmasını çok ilginç ve gereksiz buldum. Merkez Bankası yapılması gerekeni yaptı.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Cezaevi operasyonlarına katılan asker ve polisler ile operasyonlara maruz kalan mahkumların eşleri ve anneleri
Lafı: Düğmeye basıldı.
Duygu Asena (Köşe yazarı)
Tartışması: F Tipi cezaevi tartışmaları. Uzmanından barosuna kadar herkes bu cezaevi türünün yanlış olduğunu söylemesine rağmen hükümet nedense diretip durdu. Son derece yanlış bir karardı.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Yok
Lafı: Düğmeye basıldı.
Şengül Balıksırtı (Magazin Müdürü)
Tartışması: Afla ilgili kamuoyunda ortaya çıkan kutuplaşma...
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: İkinci Bahar dizisinde Türkan Şoray'ın canlandırığı "Hanım" karakteri.
Lafı: Kamer Genç'in bir genç kızla oğlunun evinin çıkışında objektiflere yakalandığında "Biz çiçekleri suluyorduk" demesi...
Sibel Turnagöl (Şarkıcı, oyuncu)
Tartışması: Af tartışmasıydı. Gerek siyasetçiler gerek mahkum yakınları uzun bir süre bu tartışmanın sonucunu beklediler. Üstelik çok da zor taraf olunan bir tartışmaydı çünkü kader mahkumlarının ya da adaletin iyi işlememesinden ötürü içeride olanların çıkmasını isterken katillerin çıkmamasını istedik. Doğrusu ben taraf olamadım.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Rahşan Ecevit
Lafı: Düğmeye basıldı
HALK KİMLERİ SEÇTİ, NE DEDİ?
Sancar Sözer (Erkek hostes)
Tartışması: Hükümetin kurulması. Üç değişik fikrin bir araya gelmesi. Bence 2000'in en önemli olayıydı.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Alev Alatlı. Medyatik biri olsaydı eğer sadece Türkiye'deki değil dünyadaki yılın kadını olabilirdi.
Lafı: Böyle bir laf yok.
Yasemin Türkoğlu (Manifaturacı)
Tartışması: Ekonomik kriz. Hani ekonomiyi düzeltiyorlardı. Ne güzel umutlanmıştık ama yine beceremediler. Olan yine bize oldu.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Banu Alkan
Lafı: İstanbul'da site yapacak yer mi kaldı!
Neriman Sözen (Rehber)
Tartışması: Cezaevlerinde yaşanan olaylar. Bir düzene koymak gerekiyordu. Bu ne kadar önce yapılırsa o kadar iyiydi, tabii ki, sancılı bir dönem yaşanacaktı.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Ne kadar kadınsız bir toplum olduğumuz ortada. O yüzden birini söyleyemiyorum.
Lafı: Yunanlılarla kardeşliğimiz üzerine söylenen her şey.
Önder Selamet (Muhasebe yrd.)
Tartışması: ÖSS sınavları. Çünkü beni ilgilendiren konu bu. Bu çağda hâlâ böyle bir yöntemin uygulanıyor olması çok saçma. Çok aptalca ve çok tartışılması gereken bir sistem.
Adamı: Bülent Ecevit
Kadını: Hülya Avşar
Lafı: Cahillik geçici, eşeklik baki.
Ali Türkmen (Taksici)
Tartışması: Ekonomi krizi. Devlet kendisi ayakta tutamıyor, ne diyelim.
Adamı: Gariban
Kadını: Gariban annesi, karısı.
Lafı: Mahmuda gurban niye doğdun.
Ayşe Özsu (Ev kadını)
Tartışması: Sezer Ecevit tartışması. Sezer KHK'yi imzalamadığında Ecevit'in ısrar etmesiydi. İlk kez böyle bir şeye tanık olduk. Ben Sezer'i haklı buldum.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Rahşan Ecevit
Lafı: İçime sindiremedim.
Alpay Özgüç (Ekonomist)
Tartışması: Ben dünyadan örnek vermek istiyorum. Bilim alanında atılan yeni adımlar. Özellikle de uzaya yerleştirilen 74 metrelik yeni paneller. Demek ki insanlar dünyadan kurtulmak istiyor ya da dünya bizden.
Adamı: Bush
Kadını: yok
Lafı: yok.
Hulusi Akın (Serbest meslek)
Tartışması: Polislerin yürüyüşü. Ama bu olay yeterince tartışılamadan hemen kapatıldı, bence daha çok tartışılmalıydı.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Asena (İbo'yu kaç yıllık karısından kopardı kadın)
Lafı: Düğmeye biri mi bastı?
Emine Özgüç (Servis Elemanı)
Tartışması: Af. Çıksın mı çıkmasın mı tartışması yıla damga vurdu. Ben de çıkmaması taraftarıydım.
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Rahşan Ecevit
Lafı: Düğmeye basıldı
Yıldırım Erdoğan (Öğrenci)
Tartışması: Af tartışması. Bu af niye çıktı bir türlü anlayamadık. Düşünce suçluları niye çıkamadı.. Çıkanlar ne zaman içeri girecek?
Adamı: Ahmet Necdet Sezer
Kadını: Banu Alkan
Lafı: İçime sindiremedim.
BUKET AŞÇI
|