En büyük sorun: Muhalefet yok...
Yıllardır güçlü iktidar isterdik. Şöyle Meclis'ten istediği yasayı, istediği gibi geçirebilen.. Bürokrasi üzerinde etkin.. Devlete tam hakim bir iktidar, Türkiye'nin özlemiydi.. Haksız da değildik.. Kısır çekişmelerden, incir çekirdeğini doldurmayan politik kavgalardan bıkmıştık..Hele sadece muhalefet yapmak için ortalığı karıştıran partiler tepemizi iyice arttırmıştı.. Muhalefet partilerine karşı bir düşmanlık başladı.. Onlardan resmen korkuyorduk.. Tıpkı bir dönem koalisyonlardan korktuğumuz gibi..
Hatırlarsınız koalisyonlara öcü gibi bakardık. Tek parti iktidarlarını çare olarak görmüştük.. 2.5 partili demokrasi istedik, ama olmadı. Türkiye'ye uymadı..
Sonunda, koalisyonlara mecbur kaldık.. Fena da olmadı..
Ama bu kez muhalefeti sildik attık..
Fazilet, DYP ve CHP ne güne duruyor demeyin. Üçü de yaralı.. Üçü de kendi derdinde.. Üçü de güçsüz.
***
Fazilet'in bir ayağı topal. Anayasa Mahkemesi kapatsa da kapatmasa da uzun süre kendine gelemez. Kendiyle hesaplaşmadan meydanlara çıkamaz.
Erbakan dönemine, tek adam yönetimine, kolay kolay geri dönemez.
Tayyip Erdoğan siyasete dönene kadar Fazilet bir adım öteye gidemez..
DYP ise 28 Şubat'ta kaybettiği zemine bir türlü geri dönemedi.. Cezalıydı.. İktidar oyununun dışında tutuldu. Üstüne seçim darbesi de gelince başını kaldıramadı..
Şimdi nasıl muhalefet yapacağını bilemiyor.. Hırçın, sert muhalefet yapmak istiyor olmuyor, yumuşak yapıcı muhalefeti deniyor tutturamıyor.. Dalgalı denizde bir o yana, bir bu yana sallanıp duruyor..
DYP'nin ikinci büyük sorunu lideri.. Çiller bir türlü inandırıcı olamıyor. Doğruyu, gerçeği söylüyor ama kimseyi inandıramıyor.. Kuşadası'ndaki çiftliğiyle kaybettiği güveni bir türlü sağlayamıyor.
Sesi gür de çıksa, beklediği yankıyı bir türlü bulamıyor.
***
CHP ise meclis dışında kalmanın şokunu hala atlatamadı. Partide bir kendine güvensizlik, bir yılgınlık var. "Halk bizi anlamadı" söyleminin getirdiği küskünlük var.
Tamam. Meclis dışında kalan bir partinin muhalefet yapması çok zordur ama, bu da CHP... Herhanği bir parti değil ki..
CHP'nin kafası öyle karışık ki, geçmişe dönmekten medet umar hale geldi.. Koskoca İstanbul'u 30 yıl sonra yine Ali Topuz'la kazanmak istiyor. Olacak iş mi?
Zaten CHP, DSP'nin niye başarılı olduğunun analizini yapmadıkça kafa karışıklığını çözemez. Nedense bundan ısrarla kaçıyor, kaçtıkça da hata yapıyor.
***
Peki, muhalefet partilerinin bu durumda olması Türkiye'nin aleyhine değil mi?
Evet yüzde yüz aleyhine..
Ama Türkiye, muhalefetin olmayışının sıkıntılarını yeni yeni anlamaya başladı.. Bir dönem tu kaka diye kenara attığımız, yok etmeye çalıştığımız muhalefetin yokluğu bugün çözüm bulmamız gereken en önemli sorunlarından biri oldu.
Geç oldu ama, muhalefet olmadan demokrasi olmayacağını anladık.
Geç oldu ama, güçlü muhalefetin güçlü iktidarı doğurduğunu öğrendik..
Ama en önemlisi, muhalefet olmadan siyasetin insan yetiştiremediğine şahit olduk..
İşte bu insan kıtlığı bugün belimizi büküyor.. Yarın siyaseti tuş edebilir..
