kapat

03.01.2001
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Sabah Künye
Ata Online
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Melodi
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Yeni yıl kutlaması caiz mi
2001 yılı birçok İslam ülkesinde coşkuyla ve havai fişekli gösterilerle karşılandı. Bunun üzerine zihinlere bir soru takıldı: "Müslümanlar yılbaşını kutlayabilir mi?"

Müslümanlar yılbaşını kutlar mı? Her yeni yıl kutlamasının ardından bu soru yöneltilir ve farklı farklı görüşler öne sürülür. Ancak 2001'e başta Suudi Arabistan olmak üzere bazı İslam ülkelerinin havai fişek gösterileriyle girmesi ve televizyon kanallarının bu gösterileri canlı olarak yayınlaması söz konusu tartışmayı tekrar gündeme taşıdı.

Bu arada bazı İslamcılar yeni yıl kutlamasının Hıristiyan geleneği olduğunu söyleyerek karşı çıktılar. Onlara göre tüm dünyada kullanılan Miladi Takvim, Batı'dan geldiği için, onun ilk gününü kutlamak da yanlıştı.

Peki yılbaşı kutlamalarının İslam ülkelerinde yaygınlaşması nasıl yorumlanabilirdi? Kutlamalar dinimizce caiz miydi? Bu soruları önce 2001'in ilk dakikalarını eşi ve çocuğuyla beş yıldızlı bir otelde, Antalya Mirage Park Resort'ta kutlayan İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Yaşar Nuri Öztürk'e yönelttik. Öztürk'ün cevabı "Bu konuda yorum yapmıyorum. Müftülüğe sorun" şeklinde oldu.

Peki ya bu konuda ilahiyatçılar ne diyordu? İşte yorumları...

Din İşleri Yüksek Kurulu:
'Bizim de örfümüz oldu'

Vatandaşların din konusundaki sorularını cevaplayan, Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Din İşleri Yüksek Kurulu bu konuda şu yorumu yapıyor:

"İçkili eğlencelerin olmaması şartıyla, yeni yıl kutlamaları caizdir. Müslümanlar gerek evlerinde gerekse dostlarıyla birlikte yeni yılı kutlayabilir; birbirlerini ziyaret edebilir. Çünkü yeni yıl, sağlık ve iyi gün anlamını içerir. Artık yeni yıl Müslümanlar'ın örf ve adetlerine de girmiştir. Bu yüzden dini açıdan bir sakıncası yoktur. Ancak yeni yıl kutlaması adı altında içkili özel eğlencelere katılmak, Hıristiyan adetlerinde olduğu gibi çam ağacı etrafında dönmek, Hıristiyanlığı taklide gireceğinden hoş karşılanmaz ve caiz de değildir."

İlahiyatçı Prof. Beyaz:
'Bu evrensel bir kültür'

Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Zekeriya Beyaz: "Yılbaşının, Hazreti İsa ile, Hıristiyanlık ile bir ilgisi yok. Dini herhangi bir yönü de mevcut değil. Bu nedenle 'yılbaşı kutlamaları yapanlar Hıristiyanlaşır' iddiaları asılsızdır. Koşuşturma içinde, yoğun çalışma ortamında stresli bir yıl geçiren insanların çeşitli zaman dilimlerinde, bayramlarda, tatillerde eğlenmelerinin kötü bir tarafı yok. Zaten insanlık kültürü geliştikçe evrensel kültürler de gelişiyor. Yılbaşı kutlamaları da bu evrensel kültüre bir örnektir. Karşı çıkmanın bir anlamı yok. Önemli olan yılbaşı kutlamalarının insanlık onuruna yakışmayacak görüntelere sahne olmamasıdır."

İlahiyatçı Prof. Aydın:
'Eskiden de kutlanırdı'

Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Mehmet Aydın: "Irak'ta 1970'li yıllarda özellikle turistik otellerde yeni yıl kutlamaları yapılırdı. Hatta Irak televizyonu bu kutlamaları canlı olarak yayınlardı o dönemde. Bu kutlamalar zamanla Batılılaşma ve teknolojik yeniliklerle bağlantılı olarak İslam ülkelerinde de görülmeye başlandı. Bu durumu gayet doğal karşılıyorum. Çünkü yeni yıl kutlamalarının yaygınlaşması tamamen yenileşmeye bağlı bir süreç. Yeni yıl kutlamalarını Noel ile de karıştırmamak gerekir. Katolikler 25 Aralık'ta, Ortodokslar ise 6 Ocak'ta Noel'i kutlar. 31 Aralık ise ise miladi takvimin bitişini simgeler. Burada asıl önemli olan kutlamaların nasıl yapıldığıdır. Unutmamak gerekir ki yılbaşı gecesi düzenlenen eğlencelerin birçoğunu Hıristiyanlar da tasvip etmiyor."

İslamcı basın bölündü
MİLLİ GAZETE yeni yılı, 31 Aralık tarihinde birinci sayfasından verdiği 'Yılbaşını Hıristiyanlar kutluyor' haberiyle duyurdu. Akit sessiz kalmayı tercih etti. Akit yazarı Abdurrahman Karakoç ise şöyle dedi: "Milenyum adı verilen 2000 yılına telaşla, şamatayla girenleri ürpererek seyretmiştim. 2000 yılına girmek, 16 Haziran'dan 17 Haziran'a girmekle hiçbir farkının olmadığı kanaatindeyim. Bu yazıyı 2001'in ilk günü yazıyorum. İçkinin, kumarın, şehvetin, soytarılığın, ukalalığın, edepsizliğin tavana vurduğu gecenin sabahında..."

Yeni Şafak yazarı Fehmi Koru ise yeni yıl mesajı veren ender köşe yazarlarından biri oldu. 31 Aralık tarihinde Koru köşesinde, "2000 yılı belleğimizdeki bütün yıllardan daha kötü geçtiği için, 2001'le ilgili umutlarımız olabildiğince kabarık. 2000 öylesine kötüydü ki, 2001 ondan çok daha iyi olmak zorunda. Hepinize, önümüzdeki yılda, sağlık, mutluluk ve ağız tadı diliyorum" diye yazdı.

Molla karşı, Malezyalı mutlu
İran: Suudi Arabistan'taki coşkulu yeni yıl kutlamalarının aksine molla rejimiyle yönetilen İran, 2001'in ilk gününe kayıtsız kalmayı tercih etti. TV 31 Aralık'ın Hıristiyan kutlaması olduğunu üstüne basa basa ve defalarca tekrarladı.

Malezya: En kalabalık Müslüman ülke olma ünvanını elinde bulunduran Malezya, 2001'e televizyonlarda yayınlanan özel eğlence programlarıyla girdi.

Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Suriye, Irak'ta da yeni yıla televizyonlarda yayınlanan özel eğlence programlarıyla girildi.

Bülent GÜNAL


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır