kapat

09.11.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
banner
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Cumartesi Eki
Pazar Eki
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Telsim
Polisin matrak anıları
Elazığ Emniyet Müdürü Feyzullah Arslan kendisinin ve arkadaşlarının yaşadığı ilginç olayları Polisin Hatıra Defterinden adlı kitapta topladı. Anıların özeti: Güleriz ağlanacak halimize!

Elazığ Emniyet Müdürü Feyzullah Arslan, Polis Teşkilatı'nın kuruluşunun 155'inci yılı anısına bir kitap yayımladı. "Polisin Hatıra Defterinden" ismini taşıyan kitapta, teşkilatta çalışanların ilginç anıları derlendi.

Karmaşık bazı vakaların nasıl aydınlatıldığının kaleme alındığı kitapta, ayrıca kah eğlenceli, kah "güleriz ağlanacak halimize" türünden birçok olay yer alıyor. Tabii ayrıca kitap, genç polisler için kılavuz niteliğinde. İçinde toplam 216 vakanın yer aldığı kitaptan Arslan'ın anlatımıyla birkaç ilginç olay...

Ulusal bir basın kuruluşunda görev yapan feminist bir bayan yazar bir gün beni arayarak, kendisini cep telefonundan arayan bir sapığın sürekli rahatsız ettiğini, sapığın kendisine ilan-ı aşk ederek evlenme teklif ettiğini, hatta işyeri adresine çiçekler ve hediyeler gönderdiğini, cep telefonuna düşen numaranın yine bir cep telefonuna ait olduğunu ve bu numaranın da görev yaptığım Elazığ İli'nden verilmiş olduğunu söyleyerek benden bu konuda kendisine yardımcı olmaması istedi. Bunun üzerine bir ekip görevlendererek adını ve adresini bayan yazardan öğrendiğim şahsı bulup yanıma getirmelerini istedim. Asayiş Şubesi'ne bağlı ekip şahsı adresinden alarak yanıma getirdi.

Ben onunla evliyim
Kendisine neden bayan yazarı rahatsız ettiğini sordum. "Ben bu yazarla evlendin. O benim eşim. Eşimin işi İstanbul'da olduğundan dolayı şu an ayrıyız ama yakında bir araya geleceğiz" dedi. Şahsın söylediği her şeyi gerçekten inanarak söylendiğini anlayarak şahıs hakkında küçük bir araştırma yaptırdım ve onun şizofreni hastası olduğunu öğrendim. Bunun üzerine ondan üç ay eşini aramamasını istedim ve üç ay sonra eşinin yanına geleceğini söyledim. Şahıs bu sözüm üzerine bayan yazarı üç ay hiç aramadı.

Üç ay sonra
Aradan tam üç ay geçtikten sonra bayan yazar beni aradı ve aynı şahsın yine aynı şekilde cep telefonundan kendisini arayarak rahatsız ettiğini söyledi. Bunun üzerine şahsı yine yanıma getirttim ve eşinin işinin uzadığını söyleyerek onu üç ay daha aramamasını söyledim. Şahısla görüşmelerim üç aylık sürelerle devam etti. Ancak bu şizofreni hastası bayan yazarın peşini pek bırakacağı da benzemediği için keşke ona ilk görüşmemde üç ay yerine birkaç sene süre verseydim diye düşündüm.

1970'lİ! yıllarda (A) ilinin bir ilçesinde bir gün sabah 10.00 sıralarında çevreyi rahatsız ettiği söylenen bir şahsın İlçe Emniyet Amirliği'ne ihbar edilmesi üzerine devriye görevini ifa eden ekip görevlileri, telefonda bildirilen yere gittiklerinde daha önce ismen tanıdıkları ve o güne kadar alkol aldığına tanık olmadıkları (X) isimli kamyon şoförlüğü yapan şahsın bağırıp çağırdığını görürler. X, ekiple gelen görevlileri görünce susar. Ekipte görevli iki memur, karakola götürmek üzere bu şahsın koluna girerler ve çarşı içinden yürümeye başlarlar. Bu esnada X "bir hata ettiğini, geçtikleri yerlerde herkesin kendisini tanıdığını ve rezil olmamak için polislerin kolunu bırakmalarını ve yanlarında öylece gitmek istediğini" söyler. Görevliler de bu şahsın her zamanki mazbut halini bildikleri için bu teklifi kabul eder ve kollarını bırakırlar. Görevli polisler ve X bu şekilde yürümekte iken çarşının kalabalık bir yerine geldiklerinde X aniden polislerin arasından fırladığı gibi ara sokağa doğru kaçmaya başlar. Görevliler de hemen onun peşinden koşarlar. X boş bir arsaya sapar ve orada bulunan bir çukurdan karşıya atlayacağı sırada görevlilerden birisi yetişerek onun arkasından çukara atlamaya çalışır ve ikisi de birlikte inşaat için hazırlanmış sönmüş kireç dolu çukura düşerler. Diğer görevli polis memuru gelerek ikisini de kireç dolu çukurdan zar zor kurtarır.

1994-1995 yıllarında Fethiye'de kaymakam vekilliği ve ilçe emniyet müdürlüğü görevlerini yürütürken, bir otel sahibi otelin hemen yanındaki evdeki horozun, geç yatan turistleri erken öterek rahatsız ettiğini, onların da oteli terkettiklerini söyledi.

Bunun üzerine bir ekip görevlendirdim. Sonuç hemen alındı: Horoz sahibi hayvanını çok seviyordu, kekmesi ya da birisine vermesi mümkün değildi. Buna mutlaka bir çözüm bulmam gerikyordu. Yoksa bir horoz yüzünden sahibi oteli kapatmak zorunda kalacaktı.

Ben de "Polis ammenin istirahatini temin eder" görevimden yola çıkarak bu değerli horozun sahibinden habersiz ortadan kaldırılmasını istedim. Görevli ekip emrin gereğini yaptıktan sonra bana gelip "Horoz Harekatı tamamlandı efendim" diye bilgi verdi.

Kimdir?
Halen Elazığ Emniyet Müdürü olan Feyzullah Arslan 1956 yılında Sivas'ın Gürün ilçesinde doğdu. İlkokulu Gürün'de, ortaokulu Ankara'da bitirdi. Gazi Üniversitesi İngilizce ve İşletme bölümlerini, ayrıca Ankara Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Gazi Üniversitesi İdari Bilimler ve Orta Doğu Amme İdaresi enstitülerinden master yaptı. Polis Dergisi başta olmak üzere birçok dergide makaleleri yayınlandı. İngilizce ve Almanca biliyor. Emniyet Teşkilatı'nın birçok bölümünde görev aldı.

Delilleri yok etmek zeka ister
1983'te Ankara, İstanbul ve İzmir'de; AVİS oto kiralama şirketlerinden kiraladıkları otolara bomba yüklemek suretiyle ABD ve İsrail hedeflerine eylem hazırlıkları içersinde olduğu tespit edilen Hizbüt-Tahrir örgüt elemanlarının aranmaları sırasında şüpheli olarak gözaltına alınan şahısların yapılan ön sorgulamaları esnasında, şüphelilerden biri kalabalık ortamdan yararlanarak üzerinde bulunan bir pusulayı gizlice çöp sepetine atar. Bu durum uyanık bir görevli tarafından görülür ve çöp sepetinden söz konusu not alınarak incelenir. Bu notun incelenmesi ile Ankara, İstanbul ve İzmir'de bulunan bomba yüklü otoların yabancı uyruklu örgüt üyeleri tespit edilerek, olayın tüm sanıkları bu pusuladan hareketle yakalanıp, konu aydınlığı kavuşturulur. Kaynak: Ankara Emniyet Müdürlüğü

Yarın
Sapık katil genç kıza önce tecavüz etmiş, sonra da öldürmüştü. Delil pek azdı. Katili bulmak kolay değildi. Ama polis onu yine de yakaladı... İşte öyküsü!

Seyhan SEVİNÇ


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır