Bu oyunla zor

G.Saray 6. kez katıldığı Şampiyonlar Ligi'nde bir üst tura çıkmak için tarihi bir fırsat yakalamıştı ve bunu gerçekleştirdi. Ancak kendi gücü ve rakibini mağlup etmesiyle değil, Monaco'nun Glasgow deplasmanında beraberliği yakalamasıyla...

Aslında galibiyet için her türlü şartlar hazırdı. G.Saray taraftarı olaya inanmış ve statta mükemmel bir atmosfer yaratmıştı. Futbolcuların ekstra bir motivasyona ihtiyacı yoktu. Ancak sadece bunlar yeterli değildi. Futbolcular işi son dakikaya bırakmanın stresini yaşadılar.

Arka arkaya gelen mağlubiyetler, gol yemeye alışmak ve G.Saray'ın gün geçtikçe bozulan oyun anlaşıyı maçın rahat kazanılmasına neden olan engellerdi.

Hagi'nin dün son dakikada hastalanması da Cimbom adına büyük talihsizlikti. Bu nedenle etkili olamaması G.Saray'ın hücum gücünü etkileyen en önemli nedenlerden biriydi. Jardel de kayıplar arasındaydı. Ancak tam yuhalanacakken yine sihirli kafasıyla G.Saray'a hayat verdi.

Emre'ye haksız kartlar
G.Saray'ın iyi olmayan hücum gücünü ayakta tutan oyuncuların başında Hasan geliyordu. Emre'nin yaşadığı tatsız olay ve sakatlık sonrası yeniden katılımı ve ortaya koyduğu futbol olumluydu. Ancak oyundan atılışı yine bir talihsizlikti çünkü hakem 2 kartı da haksız gösterdi

Dün akşam G.Saray'ın yokları arasında Okan'ı söylersek haksızlık yapmayız. Hagi hastaydı ama Okan'ın nesi vardı? Oysa Okan bu takımı taşıması gerekirken en kötülerden biri oldu. G.Saray defansı da dün akşam hiç iyi oynamadı. Özellikle ikinci yarıda önemli hatalar yaparken topu oyuna sokma konusunda da çok fazla hata yaptı. Kerem en çok korkulan isimdi. Kendisine güvenilmediğini hissederek oynamak çok zordu ve maç boyunca bunun gerginliğini yaşadı.

G.Saray tarihi bir başarı yakaladı ama açıkçası ortaya koyduğu futbol ile bir üst grupta işinin hayli zor olduğunu da söylersek yanılmayız.