YOĞUN PAZARLIKLAR
Oysa ki şu anki mevcut durumuyla belgede "azınlık" ve "Kürtçe" gibi ifadeler yer almıyor. Konuya yalnızca "Herkesin kendi dilinde eğitim hakkı bulunduğu" ifadesi ile "Ana dilde eğitim ve yayın" Bireysel haklar" çerçevesinde yer veriliyor.

İsveç'in genç Dışişleri Bakanı Lindh daha önce de Kürtçe konusundaki çıkışları ile dikkat çekmiş ve bu çıkışları ile Fransa Eski Cumhurbaşkanı'nın eşi Danielle Mitterand'ı hatırlatmıştı. Yoğun pazarlıkların yaşandığı diğer bir konu ise "Kıbrıs ve Yunanistan"ın belgede nerede yer alacağı. Atina bu iki konunun "Kısa ve Orta vadede beklentiler" bölümünde yer almasını isterken, Komisyon'daki eğilim "önsöz" kısmında ve Helsinki Zirvesi'nde yayınlanan belgenin ötesine geçmeyeceği yönünde.

PROGRAMIMIZ BELLİ
Türkiye'nin bu konudaki kaygılarını dün Dışişleri Bakanı Cem tarafından yazılan bir mektup ile Brüksel ve AB üyeleri nezdinde bir kez daha gündeme getirdiği öğrenildi. İngiltere'nin de garantör ülke olarak bu konuda devreye girdiği belirtildi. Belgeyi değerlendiren Dışişleri kaynakları, Türkiye-AB ilişkilerinde bir yeni bir safha oluşturması açısından belgenin getirilerinin oldukça önemli olduğunu belirttiler. Kaynaklar, "Biz de kendi ulusal programımızı hazırlayacağız. Cevapları orada vereceğiz" diye konuştular.

Sibel YEŞİLMEN