Kavi: Geçen yılın açığını kapatıyoruz
Sektörel bazda durum ele alındığında, ancak 1997 yılındaki durumu yakalamaya çalıştıklarını belirten İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Hüsamettin Kavi, "1997 Ağustos'unda sanayi endeksi 99.6 idi. 2000 Ağustos'unda ise 101.3. Yani 3 yılda geldiğimiz nokta yüzde 1.4'lük artış. 8 aylık duruma bakıldığında yüzde 4.7'lik bir artış var. Ancak geçen yıl aynı döneminde yüzde 6.1 küçülme yaşandı. Bütün bu veriler de bize yılsonuna kadar geçen yılki kayıplarımızı ancak karşılayabileceğimizi gösteriyor. Ancak 8 ayı negatif verilerle tamamlayan sektörler de var. Deri, tekstil, çimento ve inşaatta istenilen performans yakalanamadı " dedi.

Geçen 8 aylık dönemde önemli bir hacimsel gelişme elde edilemediğini kaydeden Kavi, yılsonunda 1998 yılı başlarındaki duruma kavuşulabileceğini söyledi. Bunun da üretim endeksi açısından 2001 yılından itibaren daha umutlu olmayı mümkün kılacağını dile getiren Kavi, "Mevcut duruma, 2001 yılı bütçesinin doğru yapılması, faiz ve enflasyondaki düşüşler de eklenirse önümüzdeki yıl da iyi bir performans yakalarız" dedi.

Otomotiv rekora koşuyor
Yan sanayiyle birlikte ekonomiyi sürükleyen sektörlerden otomotivde bu yıl tam bir patlama yaşanıyor. Kredi faizlerinin düşmesi gibi olumlu gelişmeler, kötü günler geçiren sektörün yüzünü güldürdü. Bu yıl rekor yıl 1993 bile geçildi. İlk 9 ayda toplam otomobil satışları 1993'e oranla yüzde 84 arttı. Tofaş Murahhas Azası Jan Nahum, ilk 9 ayın beklediklerinden daha olumlu geçtiğini belirterek, bu yılın rekor yıl olacağını söyledi.

Elektroniğin parlak dönemi
Hİç şüphesiz ilk 8 aylık dönemi en büyük kazançla bitiren sektör elektrik-elektronik oldu. Televizyon üretimi yüzde 37.7 artarak 5 milyon 571 bine ulaştı. Video üretimindeki artış ise bin 243 gibi bugüne kadar yaşanmamış bir seviyeye ulaştı. Üretici, sadece üretimde değil, ihracatta da iyi bir dönem geçirdi. Hatta Türk rakiplerinin performansından rahatsız olan Avrupalı üreticiler, antidamping soruşturmalarına başvurmak durumunda kaldı.

Euro, ihracatı zora soktu
İhracata bağlı büyüyen tekstil ve konfeksiyon sektörü bu yıl dalgalı bir grafik çizdi. Sektör, kötü başladığı yılın Mayıs ve Haziran aylarında yükselişe geçti. Ancak Temmuz ve Ağustos aylarında yeniden düşüş yaşandı. Ancak, euronun hızlı düşüşü sektörü de düşük kâr marjları ile çalışmaya zorladı. Buna rağmen sektör, adet bazında üretimini ve ihracatını artırmayı başardı. "Yerimizi korumaya çalışıyoruz" diyen İTKİB Başkanı Nuri Artok, şunları söyledi: "Mal sattığımız pazarlarda fiyat endekslerindeki düşüşlere rağmen ihracatımızı aynı tutmayı başardık. Ancak bundan sonra düşüş devam edecek."

İnşaat demir-çeliği de vurdu
DİE'nİn 8 aylık verilerine göre, demir-çelikte üretim artmaya devam ediyor. Ancak, inşaat sektöründe yaşanan daralma nedeniyle üretimdeki artışın satışlara yansımadığı belirtiliyor. Sektör umudunu inşaat sektörünün açılmasına bağladı. Demir Çelik Sanayicileri Derneği Genel Koordinatörü Veysel Yayan, "Krizin yaşandığı 1999'un ilk altı ayında dahi yüzde 126 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 89'a düşerek negatife döndü. Bundan sonra da farklı bir şey beklemiyoruz" dedi.

Üretimi dış talep artırdı
Beyaz eşya sektörüne bakıldığında genel durum geçen yılın ilk 8 ayına göre oldukça iyi. Hatta rakamlar 1998'e yaklaşıldığını gösteriyor. Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği yetkilileri, sektördeki ihracat artışı trendinin bundan sonra da devam edeceğini belirtti. 4 ana ürünün 8 aylık toplam ihracatının 1 milyon 297 bin 788 adede ulaştığını kaydeden yetkililer, bu rakamın geçen yıla göre yüzde 15, 1998'e göre de yüzde 44 arttığını söyledi.

Çimento toparlanmaya çalışıyor
Sektörler arasında tek üretim düşüşü çimentoda yaşanıyor. Üretim, yılın ilk 9 ayında yüzde 1.3 azaldı. Geçen yıl 23 milyon 471 bin ton olan üretim bu yıl 23 milyon 174 bin tona düştü. Çimento Müstahsilleri Birliği Başkanı Ayduk Çelenk, bunu seçim yılı olması nedeniyle 1999'da yüksek satışların olmasına bağlıyor. Bu nedenle de ikinci yarıda bu düşüşün devam etmeyeceğini düşünüyor. Çelenk, "Önümüzdeki 3 ay içinde geçen yılın rakamlarına ulaşacağımızı umuyorum" diyor.

Leyla ŞEN-Mete TANSU