kapat

24.08.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Arbeta
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Havanda su dövüyoruz

Milli Güvenlik Kurulu, dört saatlik toplantının ardından... Dört kalın çizgi çizdi:

* İrtica ile mücadele.

* Bölücü terör ile mücadele.

* Organize suç örgütleri ile mücadele.

* Ve bu faaliyetlere karışan kamu görevlilerini süratle ayıklama.

MGK bildirisi "devletteki kararlılığın" bir kez daha tekrarı.

Ama "kararlı olmak" ve zaman zaman "kararlılığı tekrarlamak" acaba "sonuca ulaşmak için" yeterli mi?

Yeterli olsaydı...

Bugün bu sorunların hiçbiri kalmazdı.

***

Willy Brandt "Alman solunun çıkardığı en popüler Başbakan".

Sosyalist Enternasyonal'in "babası."

Brandt, 1969'da "daha çok demokrasi" vaadiyle... Söylemiyle iktidara geldi.

Brandt Başbakan iken Baider Mainhof çetesi ortalığı kasıp, kavurmaya başladı.

Doğu Almanya da, Batı Almanya'nın karışması için "elinden geleni yapıyordu."

Ve bu sırada denildi ki "aşırı sol, kamu kurumlarına sızdı... Süratle ayıklanması gerekir."

"Olay" şu anda bizde yaşananın "fotokopisi değil ama..."

"Bazı benzerlikleri" de yok değil.

***

Brandt hükümeti 1971'de bir "yönetmelik" çıkardı:

r Kamu personelinin sicili araştırılacaktır.

Araştırma "öğretmenlerden" başladı.

"Doktorlar..."

"Mühendisler..."

"Şimendiferler... Pilotlar... Temizlik işçileri..."

Sonunda "herkes rahatsız edildi."

Rahatsızlığın tırmanışı Başbakan'ı bile rahatsız etti... Ve...

Willy Brandt, 1971'de çıkardığı yönetmeliği "1973'te yürürlükten kaldırdı."

Gerekçe:

* Birkaç yüz... Ya da birkaç bin kişi temizlenecek diye... Yüz binlerce memur rahatsız edilemez... Toplumun huzuru bozulamaz... Böyle sorunlar yasayla, yönetmelikle değil... Eğitimle önlenir... Meslek disipliniyle önlenir.

***

Bülent Ecevit "siyasetin en deneyimlisi."

Sol siyasetin "en popüler ismi."

Ecevit'ten beklerdik ki "eğitim... Önce eğitim" desin.

Hâlâ da bekliyoruz.

MGK'dan da bekliyoruz.

Cumhurbaşkanı'ndan da...

***

Başkan Clinton'ın son söylemi:

* Sonbahar'da okullar açılıyor... 53 milyon çocuk okula gidecek... Daha yeni okullar ve daha küçük sınıflar lazımdır.

Başkan adaylarından Al Gore'un son söylemi:

* Daha fazla öğretmen... Ve eğitime daha büyük bütçe vaat ediyorum.

Diğer Başkan adayı George W. Bush'un son söylemi:

* Eğitim,.. Daha iyi eğitim.

O Amerika ki...

Okulların yüzde 95'i "internete bağlanmış."

Ve hâlâ "eğitimi" konuşuyor.

Sorunlarını "eğitimle" çözüyor.

Biz ise hâlâ "yasak... Kanun... Kararname... Bildiri" ile uğraşıyoruz.

***

MGK bildirisinde vurgulanan "diğer noktalara" gelince...

Yani...

"Bölücü terörle... Organize suç örgütleri ile mücadele."

"Söylem" güzel.

Ama "eylem için... Sonuç almak için" uzlaşma gerek.

İktidarın "muhalefetle uzlaşması."

Siyasetin "topyekun kararlılık sergilemesi... Adaletin önünü açması."

Günümüzde ise...

Ne böyle bir "uzlaşma" var ne de "uzlaşma arayışı."

Sonuç:

Ankara "havanda su dövmeye", Türkiye de "zaman kaybetmeye" devam ediyor.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır