kapat

30.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
GÜLAY GÖKTÜRK(gokturk@turk.net )


SSK primleri

Bir yarış atını uluslararası bir koşuya sokuyorsunuz. "Hadi bakalım, hodri meydan, koş" diyorsunuz. Ama bir yandan da, atınızın sırtına diğer yarış atlarında olmayan koca bir yük sarıyorsunuz.

Sizce bu hakkaniyetli bir yarış mıdır? Ve yarış bitip de atınız kan ter içinde elendiğinde zavallı hayvanı suçlamaya hakkınız var mıdır?

İşadamlarımız benzetmeyi hoş görsünler ama bizim ihracat yapmaya çalışan sanayicilerimizin durumu sırtına ekstra yük sarılmış yarış atlarına benziyor. Ekstra yük de devletin yükü...

Şimdi bu yük SSK prim zamlarıyla biraz daha ağırlaştırılmak isteniyor.

Yapılan hesaplara göre, bugün devletin ücretlerden aldığı kesinti brüt ücretin yüzde 41'i kadar. 1 Nisan'da yürürlüğe girmesi planlanan yüzde 68.9'luk prim zammından sonra ise kesinti oranı brüt ücretin yüzde 51'ini buluyor. Yani sanayici, çalıştırdığı her asgari ücretli işçi için, 80 milyon işçinin cebine, 85 milyon da devletin cebine koyuyor.

İşte sanayicinin sırtındaki devlet kamburunun resmi. Ve OECD ülkeleri arasında kamburu bu kadar büyük sanayici yok. OECD ülkeleri ortalamasında kamu kesimi kesintilerinin ücret içindeki payı yüzde 15'i bulmazken Türkiye yüzde 41'lik oranla OECD ülkeleri arasında birinci sıraya oturuyor.

OECD ülkeleri içinde birinci olmanın anlamı nedir?

Bunun anlamı bizim sanayicimizin, dünya pazarına daha baştan yenik çıkmasıdır. Bizzat devlet eliyle haksız rekabet yaratılmasıdır.

Siz sanayicinize, haydi globalleş, dünyaya mal sat, diyorsunuz ama ücret üzerinden aldığınız vergilerle emeği öyle pahalılaştırıyorsunuz ki, onu yabancı rakiplerinin karşısında daha baştan dezavantajlı hale getiriyorsunuz.

Zaten, yıllardır devletin bütçe açıkları yüzünden, tasarrufun büyük bölümüne el koyup reel faizleri yüzde 40'lara fırlatmış, dünyadaki rakipleri yaklaşık yüzde 10'luk reel faizlerle iş yaparken yüzde 40'la kaynak bulmak zorunda kalan müteşebbisinize en büyük darbeyi vurmuşsunuz...

Yine devlet olarak sanayicinize elektrik su gibi temel girdileri; demir çelik kömür gibi ara malları dünya fiyatlarının çok üzerinde satarak maliyeti kabartmışsınız.

Bütün bunlar yetmemiş gibi, şu anda zaten yüzde 41 olan kesinti yükünü yüzde 51'e fırlatacak yeni bir düzenleme yapıyorsunuz. Böylece emeğin maliyet içindeki payını yükseltiyor ve bizim gibi ülkelerin emek yoğun teknolojilerde sahip oldukları avantajı da ortadan kaldırıyorsunuz.

Ondan sonra da, bu ücret, faiz ve vergi politikalarıyla üretimi ve ihracatı arttırma hayalleri kuruyorsunuz...

Türkiye'de ekonomiden biraz anlayan herkes, yeni düzenlemenin kayıt dışı ekonomiyi güçlendirmekten, sigortasız işçi sayısını arttırmaktan, istihdamı düşürmekten, enflasyonu fırlatmaktan, ihracatı baltalamaktan başka bir işe yaramayacağını açıkça görüyor.

Çalışma Bakanlığı ve Hazine ise, sadece SSK kasasına girecek primin derdine düşmüş, sıkı bir pazarlığa hazırlanıyor.

***

Söz SSK'nın kasasından açılmışken meseleye bir de bu açıdan bakalım.

SSK, yüksek oranlı prim artışlarıyla, Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Güngör Keleş'in deyimiyle "bir koyundan iki post çıkarmaya" çalışıyor. Sayısı milyonları bulan kaçak işçileri sigorta kapsamına almaya ve gelirlerini bu yolla çoğaltmaya bakacağına kolayına kaçıyor: Elinin altındakinin gırtlağına yapışıp ondan "iki post" çıkarmaya bakıyor. Ama bu yolla, kısa vadede karşı gibi görünse de, orta ve uzun vadede bindiği dalı kesmiş oluyor.

Prim artışları böyle giderse, önümüzdeki yıllarda sigorta tabanının genişlemesi bir yana iyice daralması ve SSK'nın (yaş haddinin yükselmesine rağmen) krizden krize sürüklenmesi kaçınılmaz görülüyor.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır