|
Annesini savundu
"Ortaköy mağduru" olarak tanınan Hazal Sümer, ev sahibini mahkemeye verdi. "Amca kötü şeyler söyledi" diyen küçük Tuğba Atamer de mahkemede annesini destekledi...
MAHKEME salonunun "tanık" saldalyesinde oturmuş, önündeki parmaklıkları sımsıkı tutmuş küçük bir kız... Kocaman açılmış gözleriyle, tozlu dosyalara eğilmiş hakimin yüzüne bakıyor ve "inandığı davayı" savunuyor...
Onun adı Tuğba Atamer... Hani şu "Ortaköy mağduru" diye tanınan sarışın kadının kızı... Ortaköy'deki evlerinde, geceyarısı kapıyı kırıp içeri giren şehir eşkilarının tecavüzüne uğradığını söyleyerek ilgi odağı olan, ancak mahkeme sırasında o eşkiyalarla fuhuş pazarlığı yaptığı öne sürülen kadın...
GEÇMİŞİ ŞAİBELİ
Kendini eski manken diye tanıttıktan sonra çıplak fotoğrafları gün ışığına çıkan, ev kadını olduğunu söyledikten sonra pavyonlarda sahne almaya başlayan, dansözlük yapan, ardından çete kurup gasp yaptırdığı iddiasıyla aylarca yargılanan Hazal Sümer...
Tuğba Atamer ise, uzun yıllar boyunca içinde biriktirdiği, herkese bağırarak söylemek istediği "doğrularını" anlatmaya çalışıyor. Bir çırpıda dökülüyor kelimeler ağzından: "Annem kötü kadın değil."
Gazetelerde çıkan haberler, yolda yürürken onları baştan aşağı süzen keskin bakışlar, "Bu o kadın değil mi?" gibisinden fısıldaşmalar, annesinin dudaklarını ısırarak, sanki güç almak istercesine elini daha bir sıkı kavrayışı... Hepsi yaralamış yüreğini, hepsi... Ama en çok, evsahibi Kazım Abdo'nun, "Ramazan diye annenin işleri kesat galiba" demesi kırmış onu...
Küçücük aklıyla ne anlama geldiğini düşünmüş bu sözlerin ve o acı sonuca ulaşmış... Şimdi kapısındaki tabelada Şişli 1. Sulh Ceza Mahkemesi yazan salonda anlatıyor yaşadıklarını... O amcanın annesine hakaret ettiğini söylüyor, "Çok çirkin konuştu" diyor.
"O amca" dediği Kazım Abdo ise, farklı anlatıyor durumu ve Hazal Sümer'i suçluyor: "Kadın evimde 3 ay kira ödemeden oturdu. Kızına acıdığım için çıkartmadım. Şimdi beni kullanarak şöhret olmak istiyor."
Bu sırada atılıyor Hazal Sümer; "Kirayı arttırmamı söyledi, açıktan 1 milyar istedi. 'Ödeyemem, evi boşaltayım' dedim, zaman tanımadı. Eve zorla girdi, hakaret etti" diyor...
DAVA ERTELENDİ
Tuğba oturduğu yerde büzülmüş izliyor olup biteni... Sonra annesinin çınlayan sesi, güçlükle yatıştırılıyor. Daktilonun ahenkli tıkırtıları dolduruyor salonu, bir de hakimin tok sesi... Davaları erteleniyor...
Annesinin elinden tuttuğu küçük kız, geceleri uyurken saçlarını okşayan, alnından öpen kadının dışarıdan görüldüğü gibi "kötü" ya da "aykırı" olmadığını anlatmayı başarıp başaramadığını düşünüyor, kendi kendine...
TOLGA ATAR
|
Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|