kapat

18.02.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Sanal tartışma gerçek gündem...

Türkiye bir süredir Çankaya konusuna... "Demirel mi yoksa bir başkası mı" tartışmasına kitlendi.

"Kısır" bir tartışma.

Oysa konuşulması gereken o kadar çok konu var ki...

Örneğin...

Avrupa Birliği, Bulgaristan ile "tam üyeliği" konuşmaya başladı.

Romanya ile de.

Ama "bizimle" konuşmaya hâlâ başlamadı.

Bunun sebebi "AB değil."

Sebep "biziz."

Zira bizim gündemimizde, şu anda "böyle bir konu" yok.

***

Alman yasalarının "yüzde 50'si" Brüksel'de yapılmaya başlandı.

"Avrupa Komisyonu" bir karar alıyor.

Alman Parlamentosu da "onaylıyor."

Onayladığı her karar, Alman iç hukukunun üzerinde "yeni bir yasa."

"Yarın" AB'ye girince "bizde de böyle olacak."

Buna hazır mıyız?

***

Meclis Genel Kurul Salonu'nun duvarında "Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir" yazılı.

AB'ye girince...

"Bazı şeyleri" Avrupa'ya devredeceğiz.

Buna hazır mıyız?

***

Avusturya örneğinde gördük.

AB, üye ülkelerin "iç politikalarına da" karışabiliyor.

Buna hazır mıyız?

***

"Varsa Çankaya, yoksa Çankaya"yı biraz bıraksak da...

"AB ve hukuk"u konuşsak.

"AB ve ekonomi"yi konuşsak.

"AB ve eğitim"i konuşsak.

Toplumu "bu konularda" bilgilendirsek.

Ama çok zor.

Zira bu konular "siyaseten sahipsiz" gibi.

İsmail Cem koşuyor.

"İtekleyen" yok.

Mehmet Ali İrtemçelik koşmaya çalışıyor.

"Köstekleyen" çok.

***

"Kısır tartışmada" önemli bir şey gözardı ediliyor.

Gözardı edildiği içindir ki...

"Demirel mi?.. Neden bir başkası değil... Koca Türkiye'de aday mı yok" türü söylemler sürüyor.

"Acaba" diyoruz...

Demirel'in "doğurduğu" DYP, 18 Nisan 1999 seçimlerinde "birinci parti" olsaydı.

Türkiye bugün "ikinci Demirel dönemini" konuşur muydu?

Yine "acaba..."

ANAP, 18 Nisan yarışını "birinci olarak" bitirseydi...

Bugün gündemde "Demirel ile beş yıl daha" diye bir konu olur muydu?

***

Evet, Demirel'in "engin deneyimi" var.

"Çankaya'daki performansı, partilere eşit uzaklığı denge unsuru oluşu" gibi faktörler de var.

Ama "Demirel ile devam"ın ana gerekçesi... Söylenmeyen, gözardı edilen gerekçesi, bunlardan çok "18 Nisan" sonuçları.

Yani "bozuk... Kendini yenileyemeyen" siyasi yapı.

Tartışılacaksa "bu" tartışılmalı. "Siyaset reformu" tartışılmalı.

Egemenliğin "liderde" mi, yoksa "seçmende" mi olacağı tartışılmalı.

Eğer bu tartışma "dün" yapılabilseydi...

"Bugün" cumhurbaşkanlığı seçimi "çok farklı bir yönde" gelişirdi.

***

"Kısır tartışmanın kıskacından" çıkabilsek de...

"Batı"ya bakabilsek.

AB "serbest piyasa ekonomisinde... Rekabetçi sistemde sosyal adalet nasıl sağlanır" konusuna kafa yoruyor.

Biz de "sonucu belli seçimle... Anlamsız polemikle" zaman kaybetmeyi bırakıp...

"Gerçek gündemi" yakalasak...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır