Bu arada memlekette ne oluyor?

Bütün dünyanın gözü İstanbul'da... Ben bu sırada Ankara'da ne oluyor diye baktım.

Eninde sonunda o gündeme döneceğiz zaten!

***

Clinton'dan sonra Çiller çocuğa sarıldı diye "Taklitçi zihniyet" denildi, Erbakan Hoca'nın kulakları çınlasın.

Yanlış, aslında Çiller seçim kampanyası sırasında da çocuklara sarılmıştı. Ayrıca Çiller bu konuda Clinton'u aşabilecek bir yapıya sahip, üniversite hocalığından kalma alışkanlıkla, ilk başbakanlığı döneminde, 40 yaşındaki bazı gazetecilere -kimisi şu anda eski Bakan- "Yavrum" dediği bilinir.

Yarın DYP Kongresi var.
Sağ partiler ANAP, DYP diye ikiye bölündüğü için kimsenin istemediği Refah (şimdiki Faziletle ilgisi olmayan Erbakan Hoca'nın partisi) aradan sıyrılıyor tahlilleri son yıllarda çok yapılmıştı.

DYP de çok akıllıca (!) davranarak Tansu Çiller'in karşısına -değişim adına- üç aday çıkartıyor. Bu gidişle oylar bölünecek ve hiçbir şey değişmeyecek.

***

Af gerçek anlamda buzdolabına kalktı.

Hatta dipfrizde!

MHP ve ANAP, "Seçim beyannamemizde af yok, hükümet programında da yok, niye yapalım" havasına girdi.

"Af DSP'nin affı, gündeme geldiğinde sorun çıkıyor, koalisyonun sorunsuz işlemesi daha mühim" dendi, herkes AGİT'le meşgulken af gündemden indi.

Gündemden inen bir başka konu da Ahmet Taner Kışlalı cinayeti.

Bu konuya en hassas yaklaşanlardan biri Murat Sökmenoğlu. MHP çevrelerinde İçişleri Bakanı Tantan'ın soruşturmayı tehlikeye atmayacak şekilde Meclis'i yapılan çalışmalardan haberdar etmesi gerektiği görüşülüyor.

***

Eğlenceli bir son gelişmeye göre, SSK hastanesinde başhekim bulamayanlar, Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan'ı arayacaklar.

"Ne iş" diyenler, hikayeyi okusun...

SSK hastaneleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bağlı.

Çalışma Bakanlığı bütçesi görüşülürken milletvekilleri, "SSK hastanelerinde başhekimleri arayıp bulamıyoruz" diye şikayet ediyor.

Yaşar Okuyan da "Başhekimi bulamayan beni arasın" cevabıyla beraber, cep telefonunun numarasını veriyor.

MHP Ağrı milletvekili Nidai Seven numarayı alır almaz, sıranın altına eğiliyor, gizlice Okuyan'ın verdiği cep telefonunu arıyor.

Kapsama alanı dışında cevabını alınca da müdahale ediyor, "Sayın Bakan, bu telefon çıkmıyor!"

Bakan Okuyan, Meclis'te kapattığını dışarıda açtığını ifade ediyor...

Bakan doğru söylüyor.

Yaşar Okuyan'ın cep telefonunun numarası meşhurdur, hemen bütün Yalovalılar'da vardır ve işin en garibi hemen hep açık olan bu telefon az çalar.

Nedenini buradan yazayım...

Telefon numarası bilinmesine biliniyor da, lüzumsuz yere arandığında Okuyan'ın verdiği tepkiler neredeyse efsaneleşti!

***

Takliyetçi zihniyet diye başlamıştık, yazıya öyle son verelim...

Başkan Clinton için trafik kesildiğinde en ön sıradaki otomobillerin farlarına söndürme uygulandı. Korumaların gözleri kamaşmasın diye!

Bakalım bu uygulama yeni bir VİP statü göstergesi şeklinde algılanıp anında taklit edilecek mi?