kapat

03.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
inter merkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Türk erkeğini stres 'şişmanlatıyor'
Devlet başkanlarının doktoru ünlü kalp uzmanı Prof. Antonio Gotto Türk insanının stres yüzünden şişmanladığını, yine aynı sebepten de zayıflayamaya cağını savunuyor

Devlet başkanlarının doktoru ünlü kalp uzmanı Prof. Antonio Gotto Türk insanının şişmanlık sorununa teşhisi koydu. Gotto'ya göre "Türkiye'deki insanlar stresten şişmanlıyor."

Gotto, Türk kadını ve erkeğinin asla zayıflayamayacağına da inanıyor. Çünkü stres bizim havamız, suyumuz olmuş. Bu nedenle, Türk insanının zayıflaması imkansız. Stresten kadını-erkeği, politikacısı herkes nasibini alıyor. Bakın nasıl alıyor:

Amerikan Hastanesi tarafından düzenlenen toplantı nedeniyle Istanbul'a gelen Cornell Üniversitesi Weill Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Gotto, "Türkiye'de insanlar stresten şişmanlıyor. Stres oranı Türkiye'de çok yüksek. Bazı insanlar çok fazla yiyorlar çünkü streslerini kanalize etmek için başka bir yol bulamıyorlar" demekte.

Peki, Türk insanının stresi niçin diğer ülkelerin insanlarından farklı? sorusunu ünlü doktor şöyle cevaplıyor:

"Türkiye'de insanlar çok fazla çalışıyor. Çalışma şartları çok ağır. Yüksek bir enflasyon oranı bulunuyor. Son bir aydır da doğal afet sanki Türklerin hiç sorunları yokmuş gibi büyük bir stres faktörü olarak ortaya çıktı. Diğer ülkelerle mukayase edersek, örneğin bir Amerikalı olarak kendi ülkemin insanlarını ele alırsam, Amerikalı işadamı da stresten yakınır ama, enflasyon bu kadar yüksek değildir. Amerika'da yaşam şartları bu kadar stres dolu değildir. Amerika'da kadın-erkek-çocuk herkes çalışır. Ailenin bir tek ferdine bu kadar yük binmemiştir. Bir de, Türkiye'de ailelerin önemli bir bölümünde bölünmüşlük yatıyor. Yani, ailenin erkeği, çalışmak için yurt dışında bulunuyor. Evin, bütün yükü kadınların üzerinde. Bu da, kadınlarda ciddi bir stres faktörü yaratıyor."

Hareketsizlik cabası
Prof. Gotto, Türk insanının artık havası-suyu haline gelmiş stres faktörünün yanısıra, tüm diyetlere rağmen şişmanlamasının nedenlerini da şöyle sıralıyor:

"Türkiye'de ve Amerika'da artık bir zamanların çok güzel bir geleneği olan ailenin toplu birarada yemek yemek alışkanlıkları da ortadan kayboldu. Toplu aile yemekleri, aile fertlerini biraraya getirmesi yanında, sağlıklı ev yemekleri imkanı sunuyor. Ancak artık, günümüzün insanları fast-food denilen gıdaların kölesi haline geldi. Bunların sağlıklı olduğu ileri sürülüyor. Ancak, bunların yapılma yöntemleri, hangi yağlarla nasıl hazırlandığı her zaman tartışma konusudur. En azından, bir ev hanımının özenle hazırladığı yemeklerle mukayese edilemez."

Türk insanının, kaderi haline gelen şişmanlıkta, az hareket de payını alıyor. Ve, bir de sigara. Ancak, bu aşırı sigara içimi, şişmanlıktan çok kalp hastalıklarında ciddi bir faktör oluyor.

Çılgın diyetler
"Yemiyorum ancak bir türlü zayıflayamıyorum" kelimesi kilolarından hoşnut olamayan için sürekli başvurdukları bir mazeret. Başkanların doktoru ise şişmanların artık başka bir mazeret bulmasını istiyor. Çünkü bu mazeretle sadece kendilerini kandırıyorlar. Kişiler ağızlarına mühür vurdukları sürece zayıflamamaları için hiç bir neden yok. Ancak, bilinçsiz yapılan diyetlerin de faydadan çok zarar getireceği inkar edilemez bir gerçek.

Gotto'ya göre şişmanlıktan kurtulmanın tek yolu doktor kontroluna girmek. Bunu şu kelimelerle ifade ediyor:

"Bir çok kişi, kilo verme olayında doktorların yerini çok fazla önemsemez. Bunun nedeni, şişmanlığa estetik açıdan bakılması. Günümüzde, kişiler bu nedenle, tek başına uygulanan hızlı ve yüksek kilo kaybını hedefleyen ağır rejimlere başvuruyor. Ancak bu rejimler kişinin metabolizmasına ağır hasar veriyor ve hastalık risklerini arttırıyor."

Prof. Gotto, sağlıklı kilo vermenin ana kurallarını sağlıklı diyet, hareket, yaşam tarzı değişikliği ve gerekiyorsa ilaç tedavisi olarak sıralıyor.

Diyet yaparken, "olmazsa olmaz" denilen en önemli konu ise kişinin yaşam tarzının değişmesi. İnsanın neyi ne zaman yiyeceğini bilmesi ve ona göre yaşaması gerekiyor.

MELTEM PUSAT

PROF Antonio Gotto'yu Türkiye, ünlü şişmanlarımız Süleyman Demirel ve Turgut Özal'ı inceltmeye çalışırken tanıdı. Türk tarihine damga vuran her iki siyasi de incelme konusunda fazla başarı sağlayamadılarsa da Gotto onlar sayesinde Türk siyasetçisinin sorunlarını keyfetti. Şimdi de "Türk politikacıları çok şişman çünkü zayıflamalarına imkan yok" diyerek nedenleri şöyle sıralıyor: "Turgut Özal, Amerika'da yaklaşık 20 kilo verdi. Ancak, Türkiye'ye dönünce bütün verdiklerini aldı. Çünkü, vatandaşın ikram ettiklerine 'Hayır' deme şansına sahip değil. Süleyman Demirel de, şişman ama günde 18 saat büyük stres altında çalışan bir insan başka türlü olamaz."

Arının hikmeti
Siyasilerin şişmanlık nedenleri konusunda artık uzman olan Gotto, sözlerini şöyle sürdürüyor:

"Turgut Özal, büyük zayıflama tedavisinden sonra Türkiye'ye döndü. Ve, yeni bir parti kurdu. Bu partinin amblemi arı. Turgut Özal'ın her gittiği yerde kendisine bal-kaymak ve güzel ikramlar yapıldı. Türk geleneklerine göre bunlara 'Hayır' demenin imkanı yok. Ve, verilen kilolar geriye alındı. Amerikalı bir politikacıya, yemek ikram edilemez. Edilse de, Amerikalı politikacının 'Hayır' deme lüksü vardır."


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır