kapat

01.08.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
KEMAL KILIÇDAROĞLU


Sosyal güvenliğin püf noktaları

* Kişi çalışma yaşamı içinde, sosyal güvenlik açısından değişik seçeneklerle karşılaşmaktadır.

Örneğin bir işyeri açtığınızda Bağ-Kur'lu, memur olduğunuzda Emekli Sandığı'na, özel kesimde çalıştığınızda da SSK'lı oluyorsunuz. Bu seçenekler çoğu kez, çalışanın özgür iradesiyle ortaya çıkmaz. Bulunduğunuz ortam, üç sosyal sigorta kuruluşundan birisine prim ödemenizi zorunlu kılar. Dolayısıyla çalışanlar, kendi özgür iradeleriyle diledikleri sosyal sigorta kurumunu seçemezler. Türkiye'de kişilerin tabi oldukları sosyal sigorta kurumunu belirleyen temel ölçü, kişilerin çalışma alanlarıdır.

* Doğaldır ki, insanlar çalışma yaşamları boyunca aynı işi sürdürdükleri gibi, çalışma alanlarını değiştirebilirler de. Örneğin, özel bir şirkette ücretli çalışan bir kişi, daha sonra bu işinden ayrılıp, kendi işini kurabilir. Veya 657 sayılı yasaya tabi bir kamu görevi yapabilir. Kişilerin çalışma alanı bu şekilde değiştikçe, bağlı oldukları sosyal sigorta kurumu da değişmektedir. Örneğin işçi statüsünde çalışan bir kişi, SSK'ya prim öderken, bağımsız çalıştığında Bağ-Kur'a tabi olmaktadır. Kişinin çalışma alanı değiştikçe, prim ödediği kurumun da değişmesi, her kurum açısından yasaların öngördüğü zorunluluktan kaynaklanmaktadır.

* Bu gerçek bilindiği içindir ki, değişik sosyal sigorta kurumlarına tabi olarak çalışanların haklarının yitirilmemesi için, hizmetlerin birleştirilmesini öngören bir yasa çıkarılmıştır.

* 2829 sayılı bu yasaya göre, kişiler son 3,5 yıldan fazla prim ödedikleri kurumdan emekli olabilmektedirler. Örneğin 25 yıl prim ödeyen bir sigortalının ille 20 yıl Bağ-Kur'a tabi olarak geçmesine karşın, son 5 yılını SSK'ya tabi olarak geçirmişse, bu sigortalı Bağ-Kur'dan değil SSK'dan emekli olacaktır. Çünkü son 3,5 yılda prim ödediği kurum SSK'dır.

* Yasanın bu düzenleniş tarzı ciddi muvazaah geçişlere yol açmaktadır. Örneğin Bağ-Kur'lu 9000 gün (erkek sigortalı) prim ödedikten sonra emeklilik hakkını bazı koşullarla kazanırken, SSK'lıda bu süre sadece 5000 gündür. Bu nedenle Bağ-Kur'dan SSK'ya ciddi geçişler olmaktadır.

* Tasarı bu tür yapay geçişleri önlemek için yeni bir düzenleme getirmektedir. Tasarı yasalaşırsa, emekliliğin hesabında son 3,5 yılı esas alan uygulama son bulacaktır. Tasarıya göre; birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere aylık fiili hizmet süresi fazla olan kurumca bağlanacaktır. Şayet fiili hizmet süreleri eşit ise, sigortalının son olarak primini ödediği kurum aylığı bağlayacaktır.

* Doğaldır ki aylık, aylığı bağlayacak olan kurumun kendi mevzuatına göre bağlanacak ve ödenecektir.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Bu sayfa MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. ile
Yöre Elektronik Yayımcılık A.Ş. işbirliğiyle hazırlanmıştır.