kapat

27.05.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
I H Y
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
"Devam şansı yok"
İSO Başkanı Hüsamettin Kavi, Türkiye'nin bir yol ayrımına geldiğini ve rota aradığını belirterek, "Ekonomiyi bu şekilde sürdürme şansı kalmadı" dedi

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi, Türkiye'nin bir yol ayrımına geldiğini belirterek, ''Artık bu ekonominin bu şekilde sürdürülme şansı kalmadı'' dedi. Hüsamettin Kavi, 1999'un ikinci yarısısında ekonomi ve politikadaki muhtemel gelişmelerin değerlendirildiği Meclis toplantısında Türkiye'nin rotasını aradığını söyledi.

Kavi, imalat sanayinde geçen yıl sonu hızlanan düşüşün bu yıl devam ettiğini, makinaların boş olarak durduğunu, siparişlerde çok cılız bir artmaya karşın imalat yapacak kaynak kalmadığını anlattı. Şirketlerin nakit akışının felaket durumda olduğunu bildiren Kavi, basında yeni vergilerin geleceği, KDV oranlarının artacağına ilişkin haberlere dikkat çekerek, ''Yeni vergi düşünenlere iki çift lafımız var. Bırakın düşünmeyi hayal bile etmeyin'' dedi.

Toplam krediler içinde geri dönmeyen kredi hacminin oranının yüzde 21.21'e çıktığını vurgulayan Kavi, şöyle devam etti: ''Bankalar (Borcunu ödeyen sanayici kalsın, ödemeyen gitsin) mi diyor? Devlete borç veren bankalar yaşasın, özel sektöre borç veren bankalar batsın mı isteniyor? Devlet desteği ile sanayiciye uygulanan bu baskı altında sizce yola devam etmek mümkün mü? Mevduata yüzde 100 güvence ver, bankaları denetleme, Hazine yetkililerine iş yaptırma, bankaların içini boşalt, bu devlet garantisiyle halkı soymaktır.'' Türkiye'de bugün adalet sisteminin haklıya, hakkını arayana, yasalara uyana, vergisini ödeyene değil, suçluyu, sahtekarı, vergi kaçıranı, borcunu ödemeyeni, haksız rekabet yapanı koruduğunu öne süren Kavi, ekonominin de bugünkü yapı içinde sürdürülmesinin mümkün olmadığını söyledi.

Akat'ın konuşması
Meclis toplantısına ikinci kez konuk olarak katılan Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve SABAH yazarı Prof. Dr. Asaf Savaş Akat da, Türk parasını 'dandik para' olarak niteleyerek, Türkiye'nin bir numaralı yapısal reformunun para reformu olması gerektiğini söyledi. Türk ekonomisinin önemli bir yol ayrımında olduğu görüşünü tekrarlayan Akat, Türkiye'nin bu yol ayrımına hazırlıksız geldiğinin açıkça görüldüğünü belirtti. Türkiye'in bugün bir numaralı sorunun 'parasızlık' olduğunu savunan Akat, şöyle konuştu:

"Türkiye parasız ülkedir. Ben dandik para ifadesini kullanıyorum. Futbol Federasyonu bile ihaleyi dolarla yaptı. Çünkü paramız dandik para. Fiktif para. İktisattaki fonksiyonlarını ifade eden paramız yok. Hesabımızı kitabımızı dövizle yapıyoruz. Bu paramız yok demek.''

Kısa vadeli çözüm
Akat, ''Türkiye'nin çok ciddi sorunu parasıdır. Halk paraya güvenmiyor. Güvenmemekte de haklı'' dedi. Türkiye'de yüksek faizin nedeninin de kamu açıkları olmadığını savunan Akat, ''Yüksek faizin temel nedeni yüksek enflasyon nedeniyle Türkiye'de para tutmak isteyenlerin risk pirimidir. Enflasyonun her an tekrar yükselmesinden haklı olarak hepimiz korkuyoruz'' diye konuştu.

Akat, Türkiye'nin ciddi bir resesyon içinde olduğunu, tüm çözüm önerilerinin de resesyonu derinleştirme özelliği taşıdığını söyledi. Turizm gelirlerindeki düşüşün de resesyona rastladığına işaret eden Akat, 2 milyar dolarlık bir döviz kaybının 6 milyar dolarlık bir talep düşüşü yaratacağına dikkat çekti. Akat soruları yanıtlarken de, yeni hükümetin en kısa sürede IMF ile anlaşma yoluna gitmesini önererek, tek kısa vadeli çözümün bu olduğunu belirtti.

'Ekonomi siyasi sabotaja uğradı'
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, son bir yılın kısır politik çekişmelerle geçmesinin Türkiye'ye pahalıya patladığını ifade ederek, "Ekonomi siyasi sabotaja uğramıştır" dedi.

ÇaĞlayan, Oda meclisinin Mayıs ayı toplantısında, Türkiye'nin yaklaşık bir yıldır acil çözüm bekleyen hiçbir sorununa kalıcı çözüm üretilmediğini belirterek, bu sorunları hafifletecek ciddi bir çaba gösterilmemesini eleştirdi. Sorunları hafifletecek ciddi bir çaba gösterilmemesini eleştiren Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"KIsIr politik çekişmelerle geçirilen bu bir yıl ülkemize pahalıya patlamış. Ekonomi siyasi sabotaja uğramıştır. Enflasyon yeniden yükselme eğilimine girmiş, bütçe açığı daha ilk 4 ayda dakikada 20 milyar açıkla geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 163 artarak 3.5 katrilyonu bulmuştur. Reel sektör hem finansman sıkıntıları hem geçici vergi hem de talep yetersizliği altında can çekişmektedir. Sonuç olarak ekonomi S.O.S vermektedir."

Geçen yıl sanayi sektöründe büyümenin yüzde 1.8'de kaldığını ifade eden Çağlayan, "Kamuda sanayi üretimi yüzde 5 artarken, özel kesimde bu artış binde 4'te kalmıştır. 1998 sanayi için tamamen kayıp biryıldır. Türkiye için sanayide binde 4'lük büyüme utanç vericidir. 1999'un ilk yarısını kaybettik. Ama ikinci yarısını kurtarmak için hala şansımız vardır. Yeni hükümetin acilen ekonomik sorunlar üzerine gitmesi gerekiyor. Ancak, ekonomiyi ilgilendiren birçok konu yasa meselesi haline gelmiştir. Bu nedenle, Meclis bu yaz asla tatile girmemeli ve acilen yasama çalışmalarına başlamalıdır" dedi.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır