ÇARŞAMBA 06 OCAK 1999
Ankara- Atatürk Havalimanı üçüncü pist ihalesindeki trilyonluk yolsuzluk iddialarıyla ilgili tartışmalar giderek alevleniyor. Üçüncü pistin müteahhidi Sadri Şener'e fazladan para aktarıldığı iddialarını soruşturma görevi Ulaştırma Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Münir Kaya Amanverdi'ye verildi. Ulaştırma Bakanı Arif Ahmet Denizolgun iddiaları soruşturması için katı tutumuyla tanınan Başmüfettiş Amenverdi'yi bizzat görevlendirdi. Bakanlıktan üç ayrı müfettiş de aynı iddiaları araştıracak ve Amanverdi'ye yardımcı olacak.
SABAH'ın ortaya çıkardığı trilyonluk yolsuzluk iddialarıyla ilgili olarak Ulaştırma Bakanlığı'nda dün çok hareketli anlar yaşandı. Bakan Denizolgun projeyi yürüten DHMİ Genel Müdürü Taner Küçükünsal, DLH Genel Müdürü Faruk Balcı, ilgili Genel Müdür Yardımcıları, uzmanlar ve diğer yöneticileri bir araya getirdi. Bakan Denizolgun, yüzleştirdiği bürokratlara "Herkes açık açık olayı anlatsın. Gerçekler ortaya çıksın" talimatını verdi. Denizolgun SABAH'a da iddiaların incelendiğini belirtirken, "Ben bağımsız bakanım, görevden ayrılsam da bu işin peşini bırakmayacağım" dedi.
İşin müteahhidi Sadri Şener de dün apar topar Ankara'ya gelerek Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Süreyya Yücel Özden'le görüştü. Müsteşar'ın sorularını yanıtlayan Şener, kendini savunarak, "Yetkiler elinizde, uzmanlar emrinizde. Araştırma yaptırın gerçekleri herkes öğrensin. Eğer suçlu varsa o da cezasını çeksin. Ben kendime güveniyorum" yanıtını verdi.
Müteahhit Sadri Şener'in, "Ben bu işi 1.8 trilyon liraya bitiririm" diyerek aldığı ve daha şimdiden 11.5 trilyon liralık maliyete çıkan proje çeşitli kesimlerde ciddi olarak masaya yatırıldı. Pilotlar Derneği TALPA, özel havayolu şirketleri, DLH ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü pistin yapılmasına karşı çıkıyorlar. "Gereksiz proje, gereksiz ihale" diye eleştirilen üçüncü pistin Atatürk Havalimanı'nın uçak trafiğini hiç rahatlatmayacağı belirtiliyor. Bunun gerekçesi olarak da, "Şu anda Atatürk Havalimanı'ndaki piste paralel olarak yapılan yeni pist aynı anda iki uçağın iniş-kalkışına müsait değil. Hava trafiğinin rahatlaması için her iki pistin de aynı zamanda kullanılabilmesi lazım. Oysa havacılık standartlarına göre bu iki pist arasında gerekli mesafe yok" iddiaları gösterildi.
Onur Aır Genel Müdür Yardımcısı, kaptan-pilot Bilal Başar da, "Tarih, 'Türkler bu üçüncü pisti niye yaptı?' diye yazacak, herkes pistin altında elmas veya pırlanta olduğu için yapıldığını zannedecek. Düşünüp düşünüp de bu işlerin içinde birisi olarak hiç bir faydasını bulamadım" diyerek tepki gösterdi.
Ulaştırma Bakanlığı'nın üst düzey bir yetkilisi ise ilginç bir konuya değinerek, "Üçüncü pist işiyle doğrudan ilgili DLH'da 406, DHMİ'de 158 mühendis çalışıyor. Sayıları 600'e yaklaşan ve devletten para alan bu mühendisler neredeydi? İhaleyle ilgili olarak yapılacak işleri gösteren ilk keşif yapılırken, müteahhidin isteği üzerine tam yüzde 258'lik keşif artışı sağlanırken bu mühendisler neredeydi?" diye sorular yöneltti.
DHMİ tarafından 1997 yılında ihaleye çıkılan ve Sadri Şener'in 1.8 trilyon liralık teklifle kazandığı üçüncü pist ihalesinin şartnamesinde, "Bu iş için toplam 1.5 milyon metreküp hafriyat yapılacaktır" ifadesi yeralıyor. Oysa yapılan keşif artışlarıyla bu miktar 5 kattan fazla artırılarak ihalenin bedeli de bir yıl geçmeden 8 katına çıktı. İhale şu anda devlete 11.5 trilyon liraya maloluyor. Oysa daha işin yarısından fazlası yapılmadı. 2000 yılında üçüncü pistin tamamlanacağı ve devlete 15 trilyon lirayı aşan bir maliyete sahip olacağı kesinleşti. İhale şartnamesinde ayrıca kazı sonucu çıkacak hafriyatın dökülmesiyle ilgili olarak kesin bir kararın verilmemiş olduğu belirlendi. Müteahhit Sadri Şener bu boşluktan yararlanarak hafriyatı taşıma maliyeti olarak devletten tam 2 trilyon 665 milyar lira aldı.
İSMAİL KÜÇÜKKAYA