ÇARŞAMBA 16 ARALIK 1998
CEMAL DOĞAN
Değişik tarihlerde, birçok mağaza ve kişiyi dolandıran 4 kişilik azılı bir çete Cumhuriyet Savcısı Fahri Artunç'un ısrarlı incelemesi sonucunda tutuklandı.
Savcının detektif gibi çalışarak yakaladığı Şuayip Vural, Musa Gür, Hacı Ömer Dursun ve Abdullah Erdal'dan oluşan şebekenin suç dosyasında gasp, dolandırıcılık, hırsızlık, alıkoyma ve silah teşhiri gibi ağır suçlar var ama hiç birinden de ceza almamışlar. Bu şansları da şebeke üyelerinin her duruşmada bir tek şikayet konusu ile suçlanmaları ve bu suçların çok ağır bir cezai müeyyidesinin olmamasından kaynaklanıyor. Ancak şebeke son işinde yakayı ele verdi. Savcı Artunç'u harekete geçiren son olayda bir oto galerisini dolandırmaya karar veren şebeke üyelerinden biri galeriye gitti. Araba alacaklarını, arkadaşının döviz bozdurup geleceğini belirtti. Bir süre sonra döviz bozduran kişi olarak tanıtılan şebekenin diğer üyesi galeriyi aradı ve ani işi çıktığını, oradaki arkadaşıyla arabanın devir işleminin yapılmasını, kendisinin parayı ertesi gün getireceğini söyledi.
Bir miktar kaparo bıraktıktan sonra galeri sahibi ile şebeke üyesi notere gidip, lüks arabanın devir işlemini yaptılar. Ancak galeri sahibi para teslim edilinceye kadar belgeleri vermedi. Aradan 2 saat geçtikten sonra iki şebeke üyesi aynı notere gidip "arabayı üzerimize geçirmiştik, belgeleri düşürdük" deyip, devirle ilgili noter suretini çıkardılar. Ertesi gün ceplerinde noter tasdikli devir suretiyle galeriye giden iki şebeke üyesi, kısa bir süre arabayı denemek istediklerini söyleyerek lüks arabayla ortadan kayboldular.
Bu olayla ilgili şikayet üzerine araştırma yapan Savcı Artunç, 4 kişinin tüm suç dosyalarını buldu. Artunç hazırladığı iddianamede, sanıkların tutuklu yargılanmasını istedi.
Son olarak 6 işyeri ve mal sahibini dolandırarak, mağdur eden şebeke elemanlarının yakalanmasını isteyen Artunç, bu kişilerin tutuklanmadıkları her gün, başka insanları dolandıracaklarının anlaşıldığına dikkat çekti. Savcı'nın bu tespitleri üzerine şebeke elemanları hakkında tutuklama kararı çıkarıldı.
Telekom'daki yolsuzluğu ihbar eden bir görevli, Ulaştırma Bakanlığı ile Cumhuriyet Savcılığı arasında tartışma yarattı. Muhbir görevliye bakanlık tarafından ceza verilmesine tepki gösteren Ankara Cumhuriyet Savcısı Adil Kubat, Bakanlığa bir yazı göndererek, "İhbarda bulunanları yasalara aykırı biçimde cezalandırır, tanıkların tayinlerini çıkarırsanız yolsuzlukları nasıl aydınlatırız?" dedi. İki Kurumun arasını açan olay şöyle gelişti:
"Telekom bürokratlarından Adem Öcal, kurumdaki yolsuzluklarla ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na ihbarda bulundu. Soruşturma başlatan Savcı Adil Kubat, iddiaların araştırılması için Ulaştırma Bakanlığı'na başvurdu. Ancak bakanlık ihbarda bulunan Öcal'a disiplin cezası verdi. Kubat bunun üzerine 'Bu bir hukuk skandalıdır' diyerek Bakanlığa uyarı mektubu gönderdi. Bakanlığın cevabı ise Öcal'ın 'Sadakata aykırı hareket ettiği' şeklinde oldu."
ALİ EKBER ERTÜRK