kapat

CUMA 09 EKİM 1998

Bunlar insan olamaz

Serpil Yeşilyurt. Kaçırıldı. Tecavüze uğradı. 90 yerinden bıçaklandı. İşkenceyle öldürüldü. Katiller yakalandı: Yaşları 13 ile 17 arasında değişen 4 tinerci

Serpil Yeşilyurt, 20 yaşındaydı... Çocukları çok seviyordu. Anaokulu öğretmenliğini seçmişti kendine meslek olarak. Atakent'teki Prenses Anaokulu'ndaki miniklerin Serpil Ablası'ydı. Annesi Hanım Yeşilyurt'la birlikte oturuyorlardı. Geçen Cumartesi akşamı, yakında oturan bir akrabanın kına gecesine gitmek üzere hazırlanıp çıktılar evden. Yürüyerek gideceklerdi. Bilmiyorlardı ki, Azrailleri ile karşılaşmalarına çok az vardı...

Birden bir otomobil durdu yanlarında. Gayrı ihtiyarı dönüp baktılar. 4 kişi vardı otomobilde. Dört genç. Yaşları Serpil'den bile küçük... Serpil ile annesi şaşkınlık içinde ne olup bittiğini anlamaya çalışırken, araçtan inenler Serpil'i yakapaça otomobile bindirdiler.

Hanım Yeşilyurt'un şaşkınlığı dehşete dönüşmüştü. Kızını kurtarmaya çalıştı o serserilerden. Serpil'in koluna yapışmıştı, bırakmadı. Onu da attılar arabaya. Ümraniye'de olup bitmişti bütün bunlar. Çekmeköy ormanlık alanı çok yakındı oraya. Tesadüfen pencerelerde bulunan birkaç kişinin şaşkın bakışları altında hızla uzaklaştı araba oradan.

Boğuşma arabada da sürdü. Serpil var gücüyle bağırıyor, ellerinden kurtulmaya çalışıyordu. Biri, elindeki şişe ile genç kızın başına vurdu olanca gücüyle. Genç kız bayılıverdi oracıkta. Başından kan sızıyordu. Hanım Yeşilyurt kızının bayıldığını görünce çılgına döndü. Diğerleri onun farkında bile değillerdi sanki. Genç kızın başına vurdukları tiner şişesini kokluyorlardı, kendilerinden geçmişlerdi adeta. Sonra kadının bağrışlarından rahatsız olunca yumruklamaya başladılar Hanım Yeşilyurt'u. Biri de tekmeliyordu. Yeşilyurt birinin elinden yakalayıp ısırdı olanca gücüyle. Başa çıkamayacaklarını anlayınca gözlerini bağlayıp başını koltukların arasına soktular.

Çok sürmedi. Araba durdu. Yeşilyurt'un gözlerindeki bandajı açıp yol kenarındaki ormana itelediler. Bağırmayı denedi Hanım Yeşilyurt. Faydası yoktu. Issız ve karanlıktı etraf. Ağaçların altına geldiklerinde tir tir titriyordu korkudan. Serpil hâlâ baygındı. Biri onun başında nöbete kalmıştı. Diğerleri acımasızca dövmeye başladı annesini. Yere düşen kadına tecavüz ettiler, sırayla... Sonra da bıçakla delik deşik ettiler bedenini. Aceleleri vardı. 10-15 dakika içinde olup bitti her şey. Boğazını da kestikten sonra bırakıp gittiler oracıkta. Öldürdüklerine emin olmuşlardı.

Birkaç kilometre daha gittiler sonra... Daha da ıssız bir yer buldular. Serpil ayılmıştı bu arada. O bağırıp ağladıkça, kendisini bırakmaları için yalvardıkça duydukları zevk artıyordu sanki. Onu da annesi gibi ağaçların altına döve döve götürdüler. Yere fırlatıp tartışmaya başladılar. Önce kim tecavüz edecekti bir türlü karar veremiyorlardı. 17 yaşındaki S.K. "Önce ben" dedi. "Bana söz verdiniz. Benim için yaptık bunları" dedi. Doğruydu. Onun 20 gün önce cezaevinden çıkışını kutluyorlardı o gece. S.'ye ne yapmak istediğini sormuşlar o da , "Ben bugün bakire istiyorum" demişti. Önceliği ona verdiler. Sonra 17 yaşındaki İ.Ç., 16 yaşındaki İ.A. ve son olarak da 13 yaşındaki S.T. Hepsi tecavüz ettiler Serpil'e.

Sonra vahşi bir ayine dönüştü dehşet. Ellerindeki bıçakları kullanıyorlardı artık. Herkes seçtiği bir noktaya saplıyordu bıçağı. Biri genç kızın göğüs uçlarını kesip attı. Diğeri gözlerini oydu. Diğeri şekiller çizdi bedenine. 20 yaşındaki anaokulu öğretmeni, Serpil ihtimaldir ki sokaklarda rastladığında yüreği burkularak izlediği tinerci gençlerin yarattığı bu vahşetin içinde inim inim inleyerek can verdi. Öylesine kendilerinden geçmişlerdi ki şimdi genç kızın o insanlık dışı işkencenin hangi safhasında can verdiğini bile hatırlamıyorlar.

Serpil'i paramparça bedeniyle oracıkta bırakan tinerciler arabalarına atlayıp uzaklaştılar oradan. Parti bitmişti. Daha önce çaldıkları otomobili bir yerlerde bırakıp evlerine dağıldılar. Bütün bunlar olup biterken polis ve jandarma çoktan harekete geçmişti. Önce 40 yaşındaki Hanım Yeşilyurt bulundu. Kaçırıldıktan bir saat sonra, 30 yerinden bıçaklanmış ve defalarca tecavüze uğramış olarak kaldırıldı hastaneye...

Serpil'den ise haber yoktu. Olayın üzerinden dört gün geçmişti. Bir gece "155 Polis İmdat" telefonuna bir ihbar geldi. Telefondaki ses, genç kızı kaçıranları tanıdığını söylüyordu. Dört kişinin adını ve adreslerini verdi. Kısa bir araştırma adı verilen kişilerin çevrede çok iyi tanınan ve tiner bağımlısı oldukları bilinen kişiler olduğunu ortaya koydu.

Ümraniye Emniyet Müdürlüğü Ekipleri hemen harekete geçti. Birer birer topladılar evlerinden canileri. Önce S.T. itiraf etti. 13 yaşındaydı. O anlatırken polisler dehşet içinde kalmışlardı. İnanılmazdı anlattıkları. S.T.'yi alıp Serpil'i attıklarını söylediği yere götürdüler. Görüntü feciydi. Genç kızdan arta kalanlar bir ambulansa konulup Haydarpaşa Numune hastanesi Morgu'na getirildi. Hastanenin yoğun bakım katında annesi yatıyordu. Her şeyden habersizdi.

Tiner bağımlısı sapık katiller ilk sorgularında suçlarını itiraf ettiler. İfadelere göre hırsızlık suçundan girdiği cezaevinden 20 gün önce çıkan S.K. nın cezaevinden çıkışını kutlayacaklardı. Önce uzun saçları nedeniyle bir kişiye saldırarak kaçırmak istemiş bu kişinin uzun saçlı bir erkek olduğunu anlamaları üzerine bu kişiyi araçtan atarak kaçmışlardı. Daha sonra yolda rastladıkları Hanım Yeşilyurt ile kızı Serpil'e saldırmışlardı. Dört sapık anne ve kızın üzerinde künyeleri de aldıktan sonra kaçmışlardı.

SALİH ALUŞ-CELAL YILDIZ-YALÇIN BEL-DİNÇER ŞEREF (SHA)

2 cinayet daha itiraf ettiler

Asayiş Şubesi'nde tecavüz olayını ayrıntılarıyla anlatan sapıklar daha öncede Şile yolunda evinden kaçan genç bir kızı ormanlık alana kaçırarak tecavüz ettikten sonra bıçaklayarak öldürdüklerini, ayrıca Ümraniye'de gasp etmek istedikleri bir kişiyi de bıçaklayarak öldürdüklerini itiraf ettiler. Polis şimdi öldürülen bu iki kişinin ailesine ulaşmaya ve söylenen olayların gerçek olup olmadığını araştırıyor. Sanıkların çok sayıda hırsızlık, gasp, kapkaç olaylarına karıştıklarını belirleyen polis araştırmalarını sürdürüyor.


© COPYRIGHT 1998 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. (Her hakkı saklıdır)
Yorum ve önerileriniz için: editor@sabah.com.tr