kapat

PERŞEMBE 16 TEMMUZ 1998

Zeynep Göğüş (e-posta:zgogus@sabah.com.tr )

Aliyev'in rakibi Türkiye sürgünü

Boğaz'a bakan villanın kapısında çapraz duran polis otoları var. Civar koruma dolu. Nasıl bir duygudur bu devirde bir siyaset adamının sürgünde yaşaması? Üstelik adam sıradan biri değil; devletine en üst bürokratik kademelerde hizmet ettikten sonra önce başbakan yardımcılığı sonra da meclis başkanlığı yapmış. Resul Guliyev'in kaldığı eve girerken bunları düşünüyorum.

Azerbaycan "prezidenti" Haydar Aliyev'le de çalışmıştı Guliyev, kapışmaları ise iki yıl önce. 1947 Nahcivan doğumlu bu nispeten "genç" lider, Elçibey'den daha şanslı, çünkü çok parası olduğu söyleniyor. Ayrıca Elçibey gibi Nahcivan'ın köyünde değil, New York ve İstanbul'da yaşıyor, Carnagy Vakfı gibi önemli Amerikan kurumlarında konferans veriyor.

Guliyev şu sıralarda basınla ilişki atağında. Amacı açık: Bu sonbaharda yapılması öngörülen Azerbaycan seçimlerine katılmak. Ve bu seçimlerde hem demokratik katılımı sağlamak, hem de sandığa hile karışmasına karşı önlem aldırmak.

KGB teknolojisini özümlemiş Haydar Aliyev bakalım ne tepki verecek bütün bunlara...

***

Guliyev'e göre Azerbaycan'la kıyasladığınıza Türkiye bir demokrasi cenneti... Parti başkanlarıyla tek tek görüşmüş Guliyev, hepsi de yüzde yüz desteklediklerini söylemişler Azerbaycan'da demokrasiyi. Peki ya Cumhurbaşkanı Demirel? Ne de olsa o, Haydar Bey'in kadim dostu. İkili bir görüşme olmamış, ama Guliyev diyor ki: "Türkiye Cumhurbaşkanı kocaman bir demokrat, o başka türlü düşünebilir mi?..."

Demirel'in nasıl düşündüğünü öğrenemedim henüz, fakat meselenin aşırı hassas olduğu kesin. Bir kere boru hattı meselesi var Türk-Azeri ilişkilerini belirleyen. İster misiniz Aliyev Ankara'ya sinirlenip Bakü-Ceyhan projesini sabote etsin?

Resul Guliyev'e sorarsanız, "Önümüzdeki beş yılda bu boru kemerine ihtiyaç yoktur. Boru hattı diyerekten yüz yaşına kadar diktatörlüğünü sürdürmektir Aliyev'in niyeti..."

***

Sürgündeki Guliyev kendinden emin ve kararlı görünüyor. Sovyet döneminde Azeri hapishanelerinde 14 bin kişi varmış, iddiaya göre şimdi 100 bin kişi mahpus. Bir milyon savaş göçmeni çadırda yaşarken, Aliyev'i sürekli zindan açmakla suçluyor Guliyev.

Peki ya devrik lider Elçibey hakkında ne düşünüyor? Onunla bugün aynı cephedeler. Yarın ise Allah kerim.

Guliyev'e son soru: Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin geleceği nereden geçer? "Demokrasiden" diye yanıtlıyor sürgün lider.


© COPYRIGHT 1998 MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. (Her hakkı saklıdır)
Yorum ve önerileriniz için: editor@sabah.com.tr