CUMARTESİ 28 MART 1998
Ünlü uyuşturucu kaçakçışı Hüseyin Baybaşin ve yeğeni Hollanda'da, 2 kardeşi İngiltere'de, yeğeninin ağabeyi ise Almanya'da, aynı saatlerde yapılan seri operasyonlarla yataklarında yakalandı. Türkiye'de de Baybaşinler'le bağlamtılı 2 kişi aranıyor
SAYGI ÖZTÜRK
Ankara- PKK'da çözülme devam ederken örgütün en büyük finansörlerinden olduğu öne sürülen ünlü uyuşturucu kaçakçısı Hüseyin Baybaşin ile kardeşleri ve yeğenlerinin aralarında bulunduğu 5 kişi, 5 ayrı ülkede sürdürülen operasyonlar sonucu yakalandı. Baybaşinler'in yakalanması filmlerde görülebilecek türden bir operasyonla gerçekleşti. İşte operasyonun soluk kesen öyküsü.
Akdeniz'de batırılan Kısmetim-1 gemisinde bulunan 3 bin 100 kilo bazmorfin, 1988'de Edirne'de yakalanan 45 kilo eroin kaçakçılığı olmak üzere çok sayıda uyuşturucu organizasyonlarını gerçekleştirdiği gerekçesiyle hakkında kırmızı bülten çıkarılan Hüseyin Baybaşin 24 Aralık 1995'te Hollanda'da yakalandı.
İnterpol tarafından aranan Hüseyin Baybaşin, bir süre cezaevinde kaldıktan sonra Breda Mahkemesi'nce serbest bırakıldı. Daha sonra Türkiye'ye iadesine karar verilen Baybaşin, geçen Ekim ayında Lahey Yüksek Mahkemesi'ne yaptığı itirazı kazandı ve ülkede kalmasına izin verildi.
Ancak Türkiye Baybaşin'in peşini bırakmadı. Türkiye ısrarla Baybaşin'in kaçakçılık yapmaya devam ettiğini öne sürüyor, Hollanda ise her gün yabancılar polisine imza atmaya gelen Hüseyin Baybaşin'in kaçakçılıkla uğraşmadığına inanıyordu. Baybaşin ve ailesi ile ilgili araştırmalar sonucu elde edilen bilgiler, savcılar ve polislerden oluşan Hollanda Uluslararası Araştırma Birimi Interregiononal Investigation'a (IRT) verildi. 9 bölgede faaliyet gösteren birim, çalışmalarını o denli gizli yürütmeye başladı ki Hollanda'daki hiçbir birime gelişmeler ve araştırmalar konusunda bilgi verilmedi.
Baybaşin'in adamlarının her yerde olabileceği kuşkusuyla hem Türkiye'de, hem Hollanda da bilgiler çok sınırlı kişilerle paylaşıldı. Emniyet'in binaları yerine buluşma ve görüşmeler otel odalarında, dikkati çekmemek için bazen kafelerde, birahanelerde yürütüldü.
Hüseyin Baybaşin Hollanda'da bulunduğu dönemde uyuşturucu kaçakçılığını da telefonla yönetti. Sık sık cep telefonunu değiştiren ve kullandığı numarayı yakın çevresi dışında kimseye vermeyen Baybaşin'i dinlemek oldukça zor oldu.
Hollanda polisi, Baybaşin'in ağını çökertmek için yalnız onu değil, çevresini de tam anlamıyla kıskaca aldı. Türkiye sürekli olarak Hollanda'ya Baybaşin konusunda bilgi verdi, uyuşturucu operasyonlarında Baybaşin bağlantısı basından gizlenip, sadece Hollanda makamlarına ifade metinleri, sanıkların gözaltında video kasete alınan ifadeleri ulaştırıldı.
Baybaşin Ailesi'nin kaçakçılık organizasyonları, bunların telefon konuşmaları, verdikleri talimatlar konusunda hemen bütün ayrıntıları öğrenen Hollanda, operasyon planını için hazırlıkların sonuna geldi. Operasyon için düğmeye basılacaktı. Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık İstihbarat ve Harekat Dairesi Başkanı Emin Aslan, en yakın çalışma arkadaşlarından bile gizleyip aniden yurtdışına gitti. Tam 11 gün Avusturya'da kalan Emin Aslan, bu ülkeye gelen Hollanda, İngiltere, İtalya, Belçika, Almanya yetkilileriyle çok ayrıntılı planlar hazırladı. Operasyon 30 Mart'ta aynı anda başlayacak, aynı anda bitirilecekti. Hedefler belirlenmişti.
Hüseyin Baybaşin'in dinlenen telefonu operasyon planlarını alt-üst etti. Baybaşin telefonda, "İçimde sanki izleniyormuşuz gibi bir his var. Sanki bir şeyler olacak. Çok dikkatli olalım" dedi. Bu konuşma aynı anda kritik operasyona hazırlanan ülkelerin polisine duyuruldu. Operasyon 3 gün öne, yani düne alındı. Ve dün sabah saat 06.00'da 4 ülkede aynı anda evler basıldı. PKK'nın en büyük finansörü uyuşturucu imparatoru Hüseyin Baybaşin ile yeğeni Giyasettin Baybaşin Belçika-Hollanda sınırındaki lüks bir villada, kardeşleri Abdullah ve Mehmet Baybaşin Londra'da, yeğeni Nizamettin Baybaşin Bonn'da yataklarında yakalandı; İstanbul ve İzmir'de de 3 Baybaşin tutuklandı.
Baybaşin Ailesi'ni çökertmek için yaklaşık 8 ay süren çok ince ayrıntılı ve çok gizli temaslar sonuç verirken, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık İstihbarat ve Harekat Dairesi Başkanı Emin Aslan'ın cep telefonu sabahın erken saatlerinde çaldı. Hollanda'daki operasyona katılan Türk görevli "operasyonun Hollanda kanadı tamamlandı" mesajını iletti. Telefonlar peşpeşe çalmaya devam etti. İngiltere, Almanya, Belçika'dan da beklenen haberler ulaşırken, Türkiye'de Hollanda'ya operasyonun sonucunu bildiriyor ve bu örnek işbirliğinin devamı dilekleri aktarılıyordu.
Operasyon hazırlığı döneminde ikili ilişkiler, o denli ilerlemişti ki, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık Dairesi Başkanı ile Hollanda'daki operasyonu yürüten birimin sorumlusu Avusturya'da başbaşa yemekler yemiş, birlikte eğlenmek için Macaristan'a bile geçmişlerdi.
Baybaşin Ailesi'ne mensup 9 kişi hakkında, uyuşturucu olayından soruşturma açıldığı belirlendi. İçişleri Bakanlığı'ndan alınan bilgiye göre, Baybaşinler'in reisi konumundaki Hüseyin Baybaşin, ilk olarak 11 Mayıs 1976'da ikamet ettiği Fatih'teki Fener Cephesi Sokak'ta bulunan evinde yapılan aramada, 10 kilo 835 gram esrarla yakalandı. Baybaşin, sevk edildiği mahkemece tutuklanarak, 2 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
İngiltere'nin Dover kentinde, Doğu İskele Gümrüğü'nde Hollanda'dan gelen 90-29 VN plakalı Peugeot marka otoda ile 23 Mayıs 1984'de ele geçirilen 6 kilo eroin olayında, 1951 Kıbrıs doğumlu Necdet Yılmaz adına düzenlenmiş sahte kimlikle yakalanan Hüseyin Baybaşin, İngiliz adli makamlarınca tutuklanarak, 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 7 Aralık 1989'da cezasının geri kalan kısmını tamamlamak üzere Türkiye'ye iade edilen Baybaşin, Sağmalcılar Cezaevi'nde 4 ay kaldıktan sonra, 11 Mart 1989'da tahliye edildi.
İstanbul Silivri'de ele geçirilen 07 Mart 1989'da 79.6 kilogram eroin, 2 kilogram baz morfin, laboratuvar malzemeleri ve 2 adet Kalaşnikof marka tüfek ile bunlara ait şarjör, 1 tabanca, 1 otomatik av tüfeği ve tabancalara ait 114 çeşitli çap ve markada mermi yakalanması olayını Sağmalcılar Cezaevi'nden organize ettiği belirlenen Hüseyin Baybaşin, İngiltere'nin Dover kentinde ele geçirilen 6 kg. eroin maddesi olayıyla ilgili olarak tutukluluğunun bitmesiyle, tekrar bu olaydan dolayı cezaevine konuldu.
Hüseyin Baybaşin'in adı daha sonra Akdeniz'in uluslararası sularında 3 bin 100 kilo baz morfinle batırılan Kısmetim-1 olayıyla gündeme geldi. Bu olay nedeniyle hakkında İnterpol tarafından kırmızı bülten çıkartılan Baybaşin Hollanda'da yakalandı. Kısmetim-1'le ilgili olarak yakalanan sanık Kazım Dağkuş, gemideki uyuşturucunun satılıp PKK'ya yardım edilmesinin planlandığını açıkladı.
Edirne'de 9 Ocak 1998'de yurtdışına çıkmak isteyen Ilie Priesev ve Ion Stoichin adlı kişilerle birlikte ele geçirilen 44.438 kilo eroin olayıyla ilgili gözaltına alınan Cengiz Korkut, kaçakçılık olayının Hüseyin Baybaşin tarafından koordine edildiğini bildirdi.
Emniyet kayıtlarına göre, bir diğer uyuşturucu kaçakçısı olan Abdullah Baybaşin, 28 Haziran 1973'te İstanbul Şişli'de 29.5 kilogram esrar ile yakalanmıştı. Abdullah Baybaşin, 23 Mayıs 1984'te de İngiltere'de 600 gram eroinle yakalanarak tutuklanmıştı.
Baybaşin Ailesi'nin bir diğer ferdi olan Edip Baybaşin'e ait olan 13.8 kilogram eroin Diyarbakır'da ele geçirilmiş, ancak kendisi olaydan sonra kaçmıştı.
Uyuşturucu kaçakçılığı yapan Mahmut Baybaşin ise iki ayrı uyuşturucu kaçakçılığı olayında 132 kilogram eroin ve 193 kilogram asitanhidrit maddesiyle yakalanmıştı. Mahmut Baybaşin, ayrıca Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi'nin merkez komite üyesi olmak, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı faaliyetlerinde bulunmak suçlarından İstanbul'da tutuklanmış, ancak Diyarbakır'da serbest bırakılmıştı.
Yugoslavya'da yakalanan 80 kilo eroin ile İstanbul'dan Hollanda'ya götürülmek istenen 20 kilo eroin olayıyla ilgili hakkında soruşturma açılan Mehmet Şerif Baybaşin ise 15 Şubat 1984'te Diyarbakır'da ele geçirilen 67 kilo eroinle ilgili olarak tutuklanmıştı. Mehmet Şerif Baybaşin ayrıca Frankfurt'ta ele geçirilen 32 kilo eroin olayıyla ilgili 13 yıl hapis cezasına mahkum edilmişti.
PKK örgütü içinde albay rütbesiyle görev yaptığı iddia edilen Mehmet Şerif Baybaşin, TKDP örgütüne üye olduğu iddiasıyla da hakkında soruşturma açılmıştı.
Hakkında 4 ayrı uyuşturucu kaçakçılığından soruşturma açılan Mehmet Emin Baybaşin de diğer yakınları gibi Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (TKDP) Merkez Komite üyesi olduğu, Kürdistan Ulusal Kuruluşları (KUK) örgütü ile irtibatlı olduğu gerekçesiyle hakkında dava açılmıştı.
Dün Almanya'da yapılan operasyonda gözaltına alınan Mehmet Şirin Baybaşin, İngiltere'de 1984'te eroinle birlikte yakalanmış, cezasını çektikten sonra İstanbul'da gerçekleştirilen iki ayrı uyuşturucu olayında tutuklanarak cezaevine konulmuştu. Cezaevinden firar eden Baybaşin, 1994'te yurtdışına çıkmak isterken Edirne'de yakalanmıştı.
İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü'nce sürdürülen bir operasyon çerçevesinde gözaltına alınan Mehmet Selim Baybaşin ise DGM'de yapılan sorgulamasının ardından serbest bırakılmıştı.
Almanya'da dün sabah tutuklanan Nizamettin Baybaşin ise 1981'de ruhsatsız silahtan 13 ay hapis yatmış, 1989'da ise İstanbul Narkotik Müdürlüğü'nün yaptığı operasyonda yakalanarak tekrar tutuklanmıştı.
Diyarbakır'da 15 Şubat 1984'de 66.6 kilogram eroin ve 193 kilogram asitanhidrit ile ele geçirilen Nedim Baybaşin adı, Türkiye'de 1983'de düzenlenen "babalar operasyonunda" da geçmişti.