PAZARTESİ 27 EKİM 1997
SEDAT ATİLLA
Toplam 48 kişinin ölümüyle sonuçlanan kaza raporu da tamamlandı. Konya Emniyet Müdürlüğü'nde görevli trafik polis memurları Zeynel Sağlam ve Şenel Perçin tarafından hazırlanan kaza tespit tutanağında, her iki sürücü de kusurlu bulundu.
Tanker sürücüsünün "şerit ihlali"nden, otobüs sürücüsünün de "yorgun ve dalgın" araç kullanmaktan kusurlu bulunduğu tutanakta, şöyle denildi:
"Bu kazanın oluşunda 63 DR 995 plakalı tankerin sürücüsü Ahmet Ceylan, normalde kendi şeridinde seyretmeyip, karşı yönden gelen otobüsün şeridinde seyretmesi sonucu kazaya sebebiyet verdiğinden 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 84. maddesinde yer alan sürücü asli kusurlarından şerit ihlalini yaptığından 1. derecede kusurlu olduğu;
Diğer sürücü Muammer Çiçekyurt ise yorgun ve dalgın araç kullanarak, aynı kanunda yer alan yorgun ve dalgın araç kullanma kusuru ihlal edildiğinden, kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır."
Tutanakta, kazada 32 milyar liralık maddi hasarın olduğu, bu hasarın 30 milyarının otobüste, 2 milyarının ise tankerde meydana geldiği belirtildi.
İpek Turizm A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Derviş Binboğa, otobüs sürücüsünün kazada hiçbir kusuru bulunmadığını, yorgun olmasının da sözkonusu olmadığını söyledi. Sürücü Muammer Çiçekyurt'un, nöbetçi sürücü olduğunu ve sefere çıkmadan önce 3 gün dinlendiğini belirten Binboğa, "Şoförüm suçsuzdur. Tanker sürücüsü, Irak'tan mazot almış, İzmit'e boşaltmış, İzmit'ten de İzmir'e geçmiş. 24 saatten beri direksiyon başında. Kaza, tanker sürücüsünün uyumasından kaynaklandı. İçim kan ağlıyor. Keşke 20 otobüsüm yansaydı da, bir tek can kaybı olmasaydı" dedi.
Binboğa, ölenlerin tümünün evlerine giderek, tek tek başsağlığı dileyeceğini, cenaze masraflarını karşılayacağını ve talepte bulunmaları halinde tazminat ödeyeceğini bildirdi. Konya Valisi Namık Günel'in, "otobüs sürücüsünün de hatalı olduğu" açıklamasına tepki gösteren Binboğa, "Vali'nin sözleri bizi bağlamaz. Vali suçluyu bir yerlerde arayacağına, yollarını düzeltsin. 7 metre genişliğinde yolları var. İki araç yanyana zor geçiyor. Bu yolların bir an önce genişletilmesi gerekir" diye konuştu.
Şanlıurfa Trafik Denetmeme Şubesi yetkilileri, yapılan araştırma sonunda kendisiyle birlikte 48 kişinin ölümüne neden olan 63 DR 995 plakalı tanker sürücüsü Mehmet Ceylan'ın ölümlü ilk kazası olduğunu tespit ettiler. Yetkililer, "Yaralama ve ölüme neden olmayan birkaç küçük hasarlı kaza dışında 30 yıllık sürücü olan Mehmet Ceylan'ın ciddi bir kazasına rastlanmadı" dediler.
30 yıllık şoför olan evli ve 8 çocuk babası Mehmet Ceylan ile Halil Öztürk'ün cenazeleri Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde toprağa verildi. Kazada ölen tüm insanlara çok üzüldüklerini ve olay sırasıda ağabeyinin içkili olduğu iddialarının asılsız olduğunu belirten Ahmet Ceylan, "Ateş düştüğü yeri yakar. Bir tarafta 47 insan, bir tarafta ağabeyim. Ağabeyim 30 yıllık şofördü. 5 kez hacca gitti. Dini yönü ağır bastığı için içki ve sigara kullanmazdı. İçenlere de karşı çıkardı. Kazada hayatını kaybeden 47 kişinin ailelerine Allah'tan sabır diliyorum" dedi.
Eşinin ölüm haberiyle birlikte sinir krizleri geçiren Emine Ceylan ise, kazadan önce Mehmet Ceylan'ın evini telefonla aradığını belirterek "Bana telefon edip 'geliyorum' dedi. Kendisine dikkat etmesini söyledim. Nereden aradığını söylememişti. Sonra feci kazayı öğrendim" diyerek ağıtlar yaktı.
Kazaya neden olan tanker içinde Kuzey Irak'tan kaçak olarak yurda sokulan "Irak mazotu" olduğu iddiaları kesinlik kazanmadı. Bölgede tanker sahibi olan birçok kişinin kaçak mazot taşımacılığı yaptığı belirtilirken, Mehmet Ceylan'ın da aynı yöntemle getirdiği Halil Öztürk'e ait mazotu teslim yerine bıraktıktan sonra dönüşe geçtiği iddia edildi.