PAZAR 07 EYLÜL 1997
JAN DEVLETOĞLU
Asrın düğünü olarak nitelendirilen bir düğünle evlenerek Prenses olan ve halkın karşısına çıkan Diana sempatik tavırlarıyla kısa sürede kendisini sevdirdi. Kısa, ama hareketli bir yaşamı oldu. Hayatı hakkında çok şeyler yazıldı. Ama herşeye rağmen halkın kalbini kazanmıştı. İşte başta İngilizler olmk üzere milyonlarca kişi dün Prenses Diana'nın cenaze töreninde gözyaşı döktü.
Prenses'in Kensington Sarayı'ndan alınan naaşı, 6 atın çektiği ve 12 Galler muhafızının eşlik ettiği top arabasının üzerinde, dün sabah yerel saatle 09.10'da Westminster Kilisesi'ne doğru yola çıkarıldı. Topu çeken 6 at ile muhafızların atları, cenaze törenine katılanların çiçeklerinden ürkmemeleri için, kısa bir sürede özel olarak eğitilmişti. Atlı tören birliklerinin öncülük ettiği cenaze kortejinin Saray'dan ayrılışı sırasında, sağlığında hizmetinde bulunan saray personeli, Prenses'i kapıda son yolculuğuna uğurladı.
Kraliyet flamasıyla örtülmüş, oğulları ve erkek kardeşinin çiçekleriyle süslenmiş olan tabutu taşıyan kortej, daha sonra halkın gözyaşları ve sevgi gösterileri arasında Westminster Kilisesi'ne doğru yola çıkarıldı. Sokaklarda doluşan bir milyonu aşkın kişinin bazısı gözünü dört açmış bu tarihi anları hafızasına kazımak pür dikkat korteji izlerken kimi de fotoğraf makinalarının deklanşörüne art arda basıyordu.
Törenden önce "Çocuklarınızı törene getirmeyin" uyarısı yapılırken, polis geniş güvenlik önlemleri aldı. Tören, Hyde Park'a kurulan iki dev ekrandan da naklen yayınlanarak, güzergah üzerindeki kalabalığın bir kısmının bu bölgeye çekilmesi sağlandı. Hyde Park'ın önünden geçen cenaze korteji, iki saatlik bir yürüyüşten sonra törenin yapılacağı Westminster Kilisesi'ne getirildi. Bu arada Kilise her dakika başında çan çalarak, ülkenin içinde bulunduğu yası ilan ediyordu.
Ana Kraliçe'nin de katıldığı Westminster Kilisesi'ndeki tören, Birleşik Krallık'ın ulusal marşının okunmasıyla başladı. Kilisede toplanan yüzlerce kişi Diana'nın naaşı içeri girerken ayakta alkışladı.
Kraliyet ailesine mensup erkekler ile Prenses Diana'nın erkek kardeşi Earl Spencer'ın eşlik ettiği naaş, kraliyet muhafızlarının omuzlarında ve ilahiler eşliğinde kilisenin içine getirildi.
Marşın okunmasından sonra Westminster Başpiskoposu bir konuşma yaptı. "Burada toplanma sebebimiz Diana'nın yaşadığı sürece bize verdiklerine teşekkür etme isteğimizdir" diyen başpiskopos son görevlerinin O'nu Tanrı'ya teslem etmek olduğunu ifade etti. Diana'nın en sevdiği Ülkemi sana adıyorum" adlı ilahi ile birlikte diğer ilahilerin okunmasından sonra, Prenses Diana'nın kızkardeşleri
Leydi Sarah McCorquodale Diana için kısa bir şiir okudu. "Ölmem gerekiyorsa ve seni yalnız bırakmam gerekiyorsa, diğerleri gibi ağlama. Hayata dön, gülümse ve tamamlayamadığım görevleri sen tamamla sözlerinin yer aldığı şiir "Hatrım için geri dön ve yine gülümse" sözleriyle bitiyordu.
Bu arada, soprano Lynne Dawson ünlü besteci Guiseppe Verdi'nin requiem'inden bir bölüm okudu.
Başbakan Tony Blair'in, İncil'den bir bölüm okumasının ardından, pop şarkıcısı ve Diana'nın yakın dostu Elton John, sözlerini Diana'ya adapte ettiği "Candle In The Wind" (Rüzgardaki Mum) adlı şarkıyı piyano eşliğinde söyledi.
Şarkı sırasında birçok kişi gözyaşlarını tutamadı. "Güle güle İnglitere'nin gülü, sen sonsuza dek kalplerimizde yaşayacaksın ... Bana öyle geliyor ki sen hayatını rüzgardaki bir mum gibi yaşadın" sözleri İnglizler' i oldukça duygulandırdı. Bu şarkı Marilyn Monroe'nun ölümü üzerine yazılıp bestelenmişti.
Ardından Prenses Diana'nın erkek kardeşi Earl Spencer da, yaptığı konuşmada, Prenses'in her adımını izleyen gazeteler ile paparazzileri kınadı ve Diana'nın oğullarını "medyanın insanların özel yaşamına müdahalesinden koruyacağını" söyledi. Gözleri yaşlı Spencer, "Tanrı'nın sana yalnızca yarım yaşam bahşetmesine rağmen, bugün, yaşamımızı aydınlattığın için sana teşekkür ediyoruz" dedi. Gözyaşlarını tutamayan Spencer, Diana'nın insanların kalbinde taht kurması için Kraliyet ünvanına ihtiyacı yoktu" diyerek Kraliyet ailesine olan kızgınlığını da dile getirdi. Başkiposun son duayı okutmasının ardından sona eren ötrenden sonra Prenses'in naaşı gömüleceği Althrop'a doğru yola çıkarıldı.
Prenses Diana'nın cenaze töreni dolayısıyla halkın elindeki işleri bırakıp televizyonun karşısına geçtiği ve sokaklara döküldüğü İngiltere'de elektrik tüketiminde yüzde 20 oranında düşüş yaşandığı bildirildi. İngiltere'de bir günlük elektrik tüketiminin 31 bin megavat olduğunu belirten yetkililer, dün 28 bin 500 megavat elektrik harcandığını, Prenses Diana'nın erkek kardeşi Earl Spencer'in konuşması ile bir dakikalık saygı duruşu sırasında ise, bu rakamın 24 bin 900 megavata düştüğünü söylediler.