SALİM YAVAŞOĞLU/ALİ ÖZLÜER (SHA)
Kutlama programı, dün sabah İstanbul Valisi Rıdvan Yenişen, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve 3'üncü Kolordu ve Batı Garnizon Komutanı Korgeneral Edip Başer'in, Fatih Sultan Mehmet'in türbesini ziyaret edip çiçek bırakmalarıyla başladı. Türbede duaların okunmasından sonra Fatih Anıtı'na çelenk konuldu ve saygı duruşunda bulunularak, İstiklal Marşı eşliğinde göndere bayrak çekildi. İstanbul'un fethi, Yedikule Topkapı arasındaki Belgratkapı'da düzenlenen törenle de kutlandı.
Top atışları ve silah sesleriyle birlikte fetih marşları çalınırken, surlarda bir anda dumandan göz gözü görmez oldu. Aynı anda burçlarda ellerinde Türk ve 3 hilalli bayraklarla Yeniçeriler belirdi, daha sonra burçlara Türk bayrakları asıldı. Bu sefer geçen yıllar olduğu gibi gösterilerde yeşil renkli Osmanlı sancağının olmaması dikkat çekti. Mehter takımının her yıl canlandırdığı surlara saldırı ve fetih gösterisi de bu yıl tekrarlanmadı.
Törende konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, İstanbul'un fethinin lokal bir hadise değil, insanlık tarihinin en önemli olaylarından biri olduğunu söyledi.
Erdoğan, Fatih Sultan Mehmet'in, fetihten sonra İstanbul'da Rum kızlarının çiçekleriyle karşılandığını, talan ve kıyıma tevessül etmediğini, hiç kimsenin ibadetine ve yaşama biçimine karışmadığını ve "İsteyenler camiye, isteyenler kiliseye gitsin. Sizin ibadetiniz bizim teminatımız altındadır" dediğini kaydetti. Başkan Erdoğan, "İşte fetih, bizim insanlığa sunduğumuz bir hoşgörü örneği ve bugünkü tarifiyle temel insan hak ve özgürlüklerine dair mükemmel bir uygulamadır" dedi.
Asırlar sonra herkesin bu uygulamadan alması gereken dersler olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Fetih, işgal ve talan olarak gösterilemez. Tarih sayfalarında çağ kapatıp çağ açan bir olay olarak yerini almış olan fetih, bir açma hareketidir. Kilitli kapıları açmak, kısır döngüye bağımlı ufukları açmak; teknolojinin, bilimin, sanatın önünü açmak, karanlık bir çağı kapatıp aydınlık bir çağı açmaktır" diye konuştu.
"Böylesine şerefli bir milletin çocukları olarak bugün yeniden bir muhasebe yapmaya ihtiyacımız var" diyen Erdoğan şöyle devam etti: "Geri kalmışlıktan kurtulmak, dünya sistemi içinde kıyasıya bir rekabetle ülkemizi yüceltecek gücü, tarihimizin bu nadide sayfalarında bulabiliriz. Suni gündemlerle ve kısır çekişmelerle milletimizin ufkunun karartılmak istendiği bu çalkantılı dönemde, asıl ihtiyacımız olan şeyin barış, esenlik ve sevgi olduğunu özellikle vurgulamak istiyorum."
Erdoğan, bugün globalleşme iddialarına rağmen dünyanın her tarafından etnik ve dinsel çatışmaların olduğunu, oysa fetih ile Müslümanlaşan İstanbul'da, 600 yıldır her türde etnik ya da farklı inanışta insanların barış ve hoşgörü içinde yaşadıklarını söyledi.
Erdoğan, "Kültürlerin, dillerin, dinlerin, geleneklerin harman olduğu bu şehirde, bu fetih gününde, ülkemin yüce insanlarını ve bütün insanlığı barışa ve sevgiye davet ediyorum. Barış, sevgi ve kardeşlik, bu milletin değişmez özellikleridir ve dünyaya bunu bu aziz millet öğretmiştir" diye konuştu.
Tayyip Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: "Şimdi ne oldu da aynı ülkede, aynı topraklarda, aynı inancı, aynı mefkureyi paylaşan insanlar olarak birbirimize samimiyetle değil de yan gözlerle bakıyoruz. İşte bu çirkinliği ayaklarımızın altına alarak; barışı, sevgiyi, kardeşliği başımızın üzerine çıkarmaya davet ediyorum. Fethin 544'üncü yıldönümü sadece kuru bir fetih olarak anılmayacak, aynı zamanda insanlığımızın birbirini çok daha farklı bir zeminde kucakladığı dönem olacaktır."
Törende Türk Silahlı Kuvvetleri adına bir konuşma yapan Piyade Kurmay Binbaşı Yavuz Kadirdağ da, Ortaçağı kapatarak Yeniçağı açan fethi büyük bir gurur ve coşku içinde kutladıklarını söyledi.
Fatih Sultan Mehmet'in 800 yıllık fetih düşünü gerçekleştirdiğini vurgulayan Binbaşı Kadirdağ, bu zaferin, Türk ulusunun din ve vicdan hürriyetine, adalet ve eşitliğe duyguğu saygının en güzel göstergesi olduğunu ifade etti. Binbaşı Kadirdağ, şunları söyledi: "Bu aziz vatanın evladı olarak, bir karış toprağına nice şehit ve gazilerin kanlarını akıttığı, Büyük Atatürk'ün bize emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti'ni canımız pahasına korumaktaki kararlılığımızı bir kez daha tüm dünyaya haykırıyoruz."
Tören, Ümraniye Anadolu Lisesi öğrencisi Ozan Kalkan'ın Fetih Marşı'nı okumasından sonra geçit resmiyle sona erdi.
Başbakan Necmettin Erbakan ile Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, törene birer mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve Meclis Başkanı Mustafa Kalemli de fetih yıldönümü dolayısıyla birer mesaj yayınladı.