"Belgeler, RP'nin Anayasamız'a göre değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek olan laik cumhuriyet ilkesine aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini ve giderek ülkemizi bir iç savaş ortamına sürüklediğini açıkça göstermektedir."

Ankara- Necmettin Erbakan'ın kurduğu Refah Partisi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 'kapatma' davasının Anayasa Mahkemesi'ne verildiği gün, 'tarih tekerrürden ibarettir' sözünü doğruladı. 26 yıl önce dün, yani 1971 21 Mayıs tarihinde yine Erbakan ve arkadaşlarınca kurulan Milli Nizam Partisi, Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmıştı. Erbakan, bu kapatmanın ardından Milli Selamet Partisi'ni kurmuştu.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, "Başsavcılığım'da toplanan belgeler RP'nin, Anayasa'mıza göre değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek olan laik cumhuriyet ilkesine aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini ve giderek ülkemizi bir iç savaş ortamına sürüklediğini açıkça göstermektedir" dedi.

RP'nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde açılan davaya ilişkin dün sabah makamında bir basın toplantısı düzenleyen Savaş, sözlerine, "Saygıdeğer basın ve televizyon mensupları, değerli vatandaşlarım" diyerek başladı.

Başsavcılığı'nda toplanan belgelerin, RP'nin, Anayasa'ya göre değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek olan laik cumhuriyet ilkesine aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini ifade eden Savaş, şunları söyledi:

'Temelli kapatılması'

"Bu nedenle, bu partinin temelli kapatılmasına karar verilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne dava açmış bulunuyorum. Ülkemiz, din yüzünden kavga edilen değil, tüm İslam ülkeleri içinde, İslam dininin en güzel yaşandığı ülke olmaya devam edecektir. Gazete sahiplerinden ricam, iddianamemin gazeteleri ekinde dağıttırılarak, RP'ye oy veren tertemiz vatandaşlarımızın bu partinin iç yüzünü öğrenmelerini sağlamalarıdır."

'Yargıya güvenin'

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yaptığı sürece, Anayasal düzeni ne kadar geniş taban bulursa bulsun dinci, bölücü, mezhepçi, faşist ve komünist partilerin tahrip etmesini önlemek için elinden geleni yapacağından emin olunmasını isteyen Vural Savaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yargıya güvenin. Devletimiz ve rejimimizi korumaya kararlı, bugün olduğu gibi bir Cumhurbaşkanımız, hukukçularımız, askerlerimiz, polisimiz ve herşeyden önemlisi laikliğin önemini kavramış vatandaşlarımız oldukça, politikacılarımızın bir kısmı gaflet, delalet ve hatta ihanet içinde bulunsa bile, büyük Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti, dünya durdukça yaşayacaktır. Allah'tan, böyle kutsal bir davaya hizmet edenlere yardımcı olmasını diliyorum."

İddianame 18 sayfa

Başsavcı Savaş, 18 sayfalık iddianamede, Anayasa'nın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddeleri arasında yer alan "laiklik" ilkesinin geniş kapsamlı bir tanımını yaptıktan sonra, RP'nin Anayasa'nın laiklik ilkesine karşı eylemlerin "odağı" haline geldiğini öne sürerek, bu iddiasını delillerle destekledi.

Kapatma davasına ilişkin delilleri 11 maddede toplayan Savaş, RP Genel Başkanı Başbakan Necmettin Erbakan, RP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Tekdal, RP Milletvekilleri Şevki Yılmaz, Hasan Hüseyin Ceylan ve Halil İbrahim Çelik'in çeşitli tarihlerde yaptıkları bazı konuşmalar "laiklik devlet düzenini eylemli olarak ortadan kaldıracak" eylemler olarak değerlendirdi.

Başsavcılığın iddianamede delil olarak gösterdiği konuşmalar şunlar:

Deliller neler?

NECMETTİN ERBAKAN

- Necmettin Erbakan'ın 13 Nisan 1994 tarihli RP grup toplantısında yaptığı konuşma:

"RP adil düzeni getirecek, ancak geçiş dönemi tatlı mı olacak, kanlı mı olacak."

- Erbakan'ın 23 Mart 1993 tarihinde TBMM kürsüsünden yaptığı konuşma: "Ben başkasının kalıbına göre yaşamaya mecbur muyum? Vatandaş kendi prensipleri içerisinde kendi istediği hukuku kendisi seçmelidir"

- Erbakan'ın 13 Ocak 1991 tarihinde, Sivas'ın Çermik ilçesinde yaptığı ve RP'yi "İslami cihad ordusu" olarak ilan eden ifadelerin de yer aldığı konuşma.

AHMET TEKDAL

- RP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Tekdal'ın 24 Kasım 1996 tarihinde Kanal D televizyonunda yaptığı konuşma: "Eğer bir millet gerekli şuuru göstermez, hak nizamının tesisi sadedine gayret sarfetmez ise kendisini iki bela karşılıyacaktır."

HASAN HÜSEYİN CEYLAN

- RP Ankara Milletvekili Hasan Hüseyin Ceylan'ın 14 Mart 1993 tarihli Kırıkkale konuşması: "Bu vatan bizimdir, rejim bizim değildir. Rejim ve Kemalizm başkalarınındır. Türkiye yıkılacak beyler. Orada yüzde 81 nasıl olmuşsa, yüzde 20 falan değil yüzde 81'lere ulaşacağız. Batının taklitçileri boşuna uğraşmayın, Kırıkkalelilerin ellerinden gebereceksiniz".

- RP Ankara Milletvekili Hasan Hüseyin Ceylan'ın Teke-Tek programındaki konuşması: "Asker kalkmış diyor ki, PKK'lı olmanıza müsade ederiz ama, şeriatçı olmanıza asla. Bu kafayla çözemezsiniz. Çözüm şeriatçılıktır"

ŞEVKİ YILMAZ

- RP Rize Milletvekili Şevki Yılmaz'ın 21 Mart 1994 tarihli konuşması: "Biz Kur'an nizamından yüz çevirenlerden, ülkesinde Allah Resulü yetkisiz kılanlardan mutlaka hesap soracağız".

- Şevki Yılmaz'ın Rize Belediye Başkanı seçilmeden önce İstanbul'da yaptığı konuşma: "Sizleri ahirette dünyada seçtiğiniz liderlerle çağıracağız. Görevimiz konuşmak değil, asker olarak ordu içerisinde harpteki planı uygulamaktır."

- RP Rize Milletvekili Şevki Yılmaz'ın 29 Kasım 1996 tarihli konuşması: "Bu ülkede en büyük terör, en büyük isyan Allah'a ve Resulüne yapılıyor"

İBRAHİM HALİL ÇELİK

- RP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Çelik'in 8 Mayıs 1997'de Meclis kulisinde söylediği sözler: "RP iktidarında İmam Hatipleri kapatmaya kalkarsanız kan dökülür. Cezayir'den beter olur.Ben de kan dökülmesini istiyorum. Demokrasi böyle gelecek fıstık gibi olacak. Ordu 3 bin 500 PKK'lı ile başedemedi. 6 milyon islamcıyla nasıl baş edecek?"

ŞÜKRÜ KARATEPE

- Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Şükrü Karatepe'nin 10 Kasım tarihli konuşması: "Süslü püslü görünüşüme bakıp da laik olduğumu sanmayın. Bugünkü törenlere içim kan ağlayarak katıldım. Gün ola harman ola, müslümanlar içlerindeki hırsı kini, nefreti eksik etmesin".

Başsavcı Savaş'ın hazırladığı iddianamede, Erbakan'ın Başbakanlık Konutu'nda tarikat liderlerine verdiği yemek, Adalet Bakanı Şevket Kazan'ın Sincan'ın görevden alınan Belediye Başkanı Bekir Yıldız'ı cezaevinde ziyareti, MGK'nin yeni İmam Hatip okulları açılmaması yönündeki tavsiyesine rağmen RP'nin yeni İmam Hatip okulları açılacağına ilişkin propoganda yapması, okullarda öğrencilerin dinsel kurallar çerçevesinde başörtüsü takmaları konusunda Erbakan ve diğer RP'liler tarafından yapılan propaganda ve Laik Cumhuriyet'e yönelik konuşmalar yapan RP'liler hakkında partinin hiç bir yaptırıma gitmemesi de yer aldı.